Son günlerde SINIR ÖTESİ operasyon kapsamında kamuoyuna yansıyan haberler herkesin malumu. Bu süreçte ordumuzun ne zaman Suriye’ye gireceği belli değil. Lakin bu operasyonun her an olabileceği de ihtimal dahilinde. Hal böyle iken sınır ilçelerimizde güvenlik tedbirleri artırılmalıdır.
Fırat’ın Doğusu’na da En Az Fırat’ın Batısı Kadar Dikkat Etmek Gerekir
Afrin’den dolayı bütün kamuoyu Fırat’ın batısına odaklanmış durumda. Lakin bu işin bir boyutu da Fırat’ın doğusu. Hain terör örgütünün esas omurgasının Fırat’ın doğusunda olduğu biliniyor. Netice itibarıyla karşı taraftan yapılan saldırıların Akçakale’ye ve Kilis’e yansımaları daha önceki senelerden bilinmektedir. Bu tehlikeli durum sınır ilçesi durumunda bulunan tüm yerleşim birimlerimiz için geçerlidir. Zira, karşı tarafta bir terör örgütünün varlığı bilinmekte ve en önemlisi hain terör örgütünün önemli bir kantonu (!) gözüyle gördüğü bir yere (Afrin’e) yapılacak operasyon her halükarda Fırat’ın doğusundan bir saldırıya ya da hedef şaşırtma amaçlı bir kışkırtmaya da hazırlıklı olmak anlamına gelecektir. Bütün bu olasılıklar elbette düşünülmüştür. Lakin şu an görünen tablo bu konuda daha fazla tedbir alınmasının gerektiği yönündedir. Bu sebeple acilen sınıra sıfır noktada bulunan okullarla ilgili güvenlik tedbirlerinin artırılması gerekmektedir. Sınır ötesi operasyonun sömestr tatilinde gerçekleşeceğini düşünüyorum. Dolayısıyla tatilde gerekli önlemler alınmalı gerekirse bazı sınıra sıfır noktadaki okullar tahliye edilmelidir. Bu anlamda sınıra sıfır diyebileceğimiz bazı okulların taşınması, pansiyonların sınıra bakan taraflarının tahliyesi, vb. önlemler kapsamlı bir şekilde alınmalı ve güvenlik zaafiyeti oluşmamalıdır.
Suriye Sınırının Zorunlu Hizmet Süresi Revize Edilmelidir
Zorunlu hizmet süreleriyle alakalı yapılan çalışmalar olduğu bilinmektedir. Okul bazlı yürütülen detaylı çalışmalara ışık tutması bakımından şu önemli hatırlatmayı da yapmış bulunmak isterim. Bu hatırlatma, sınırda olan yerleşim birimlerimizin hizmet puanının ve süresinin revize edilmesi gerekliliği üzerine olacaktır.
Suriye sınırında yer alan iller son yıllarda ciddi anlamda tedirgin durumdadır. Kilis ve Gaziantep’e geçen yıl düşen roket mermileri bu endişeyi gözler önüne sermiştir. Bilhassa Gaziantep Havalimanı’nın sınıra kuş uçumu 30 kilometre mesafede bulunmasına rağmen roket mermisine maruz kalması bu endişenin boyutunu bir kez daha göstermiştir. Yani karşı taraftan atılan roket mermilerinin gerektiğinde sınırdan itibaren 30 kilometre içeriye kadarki olan hattı tehdit ettiği bir gerçektir. Alınacak önlemler bu boyuttaki bir saldırıyı durdurmaya yetecek midir? Tartışılır elbette. Bu olayın askeri teknik boyutudur. Bu bağlamda Suriye sınırında görev yapan öğretmenlerimizin ve diğer memurlarımızın haklı endişelerini siz kamuoyunun vicdanlarına bırakıyoruz. Suriye sınırında yer alan başta Kilis olmak üzere Gaziantep’in ve Şanlıurfa’nın sınır ilçelerinin durumlarına göre 3. Hizmet Bölgesinin 4., 5. ve 6. Hizmet Alanı içerisinde değerlendirilmesi kanaatimce uygundur. Elbette bunun belirli kriterleri bulunmaktadır. Lakin can güvenliğinin herşeyin başında geldiğini bir kez daha hatırlatmayı zaruri görüyorum. Eğitim-öğretim dışında Suriyeli mültecilerin yoğun olarak yaşadığı sınır hattındaki illerimizde görev yapmanın zorluğu takdir edersiniz ki, diğer yerlere kıyasla daha zordur. Bu anlamda sınır ilçelerinde görev yapan öğretmenlerimize maddi-manevi destek süreci sağlanmalı ve hizmet süresi kadrolu/sözleşmeli fark etmeksizin azaltılmalıdır.
Önleyici Tedbirleri İçeren Eylem Planı Hazırda Bulundurulmalı ve Okullarda Tatbikatlar Yapılmalı
Sınıra yakın konumda yer alan öğrencilerin ve öğretmenlerin olası durumlarda ne yapmaları gerektiği üzerine senaryolar geliştirilerek tatbikatlar yapılması ve akabinde bu konularda eğitilmeleri mühim rol oynamaktadır. Okul sığınaklarının durumları acilen kontrol edilmeli ve bu konuda gereken tedbirler alınmalıdır. Bunun için illa acı bir tecrübe yaşanması beklenmemelidir.
Sınırda başlaması muhtemel sınır ötesi operasyonun hem öğrenciler hem de öğretmenler nezdinde yaratacağı olumsuz etkileri en aza indirgeyebilmek için eylem planı geliştirilmeli ve olası bir operasyonda bu eylem planı tatbik edilmelidir. Daha önce havan mermisinin düştüğü Akçakale’de yaşanan travmanın etkileri hala sürmektedir. Halk üzerindeki bu travmanın atlatılması kolay olmamıştır. Dolayısıyla bu konuda önleyici tedbirlerin alınması zaruridir. Bu konuda okullarda tatbikat yapılarak olası durumlarda ne yapmak gerektiği üzerine tüm öğrenci ve öğretmenler bilinçlendirilmeli ve bu süreçte gerekli motivasyon/psikolojik destek sağlanmalıdır.
Savaş ya da sınır ötesi operasyon temennimiz değildir lakin ülke menfaatlerimiz doğrultusunda bir operasyon kaçınılmaz olursa bu süreçte, sınırda yer alan yerleşim yerleri için önce can güvenliği ve okulların güvenliği sağlanmalı, akabinde de görev yapan personel ile ilgili yıpranmalar dikkate alınarak özlük haklarında iyileştirmeye gidilmesi gerekir. Bu hususların operasyon öncesi düşünülerek gerekli tedbirlerin alınması ve bölge halkı ile öğrenci-öğretmen gibi eğitim-öğretim paydaşlarına bu süreçte psikolojik destek verilmesi önemlidir. Zira bomba sesleri arasında eğitim-öğretim ne kadar faydalı olur, düşünmek gerekir. Bu yüzden ülkemiz menfaati için yapılması muhtemel bir operasyonun eğitim boyutunun düşünülmesi ve bu konuda önleyici tedbirlerin alınmasını hatırlatır, göz bebeğimiz Mehmetçiklerimize bu süreçte başarılar diler, operasyonların vatanımızın ve milletimizin geleceği adına hayırlı olmasını temenni ederim.
