Milletçe odaklandığımız 2023 vizyonumuzu, 2053, 2071 vizyonumuza taşıdığımız bir süreçte, küresel eşkıyaların çıkarlarının etkilendiği nispette mütecaviz saldırılarını, doğrudan ve dolaylı iş birlikçileri eliyle her gün artan tempoda yaşamaktayız.

Bu idrak edişimiz, hedeflerimize dönük çalışma ve gayret ve azmimizi daha yoğunlaştırdı bir süreçte, artık salt savunmada kalarak değil, içeride ve dışarıda kendi senaryomuza dayalı, küresel kurgulara “Hayır” diyerek yaşıyoruz.

Bu olağanüstü gelişmelerin, pandemik şartların ağır psikolojik ve ekonomik etkilenmişlerinin, küresel saldırılara rağmen, bizi biz kılan milli ve manevi değerleriyle temeyyüz etmiş, görünmeyen kahramanların yüksel özverileriyle kazanıma dönüştüğü bir süreçte;

Bu yılın son mübarek gecesi olan, Mevlid Kandilimizi 28 Ekim günü idrak ederken, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı ile yaşayacağımız bu kesişmenin, tevafuk olacağı idrakinde tebessüm ettiriyor.

Yüce Allah´ın; ’Ey Muhammed, seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik´, ‘Ey Peygamber, biz seni bir şahit, bir müjdeleyici, bir uyarıcı; Allah'ın izniyle kendi yoluna çağıran bir davetçi ve aydınlatıcı bir kandil olarak gönderdik´ hitabına mazhar olan Hz. Muhammed Mustafa Efendimizin (S.A.V.) dünyaya teşriflerinin  yıldönümü olan Mevlid Kandilini idrak edebilmenin huzurunu ve mutluluğunu hep birlikte yaşayacağız.

Bu kutlu geceyi; Yüce Allah'ın insanlığa gönderdiği son rahmet elçisi, Hazreti Muhammed'in (S.A.V.) Allah'tan getirdiği daveti, sünnetini ve örnek ahlakını anlamak, ona duyulan derin sevgiyi gönüllerden sözlere ve toplumsal bilince aktarmak düşüncesi içerisinde, “Peygamberimiz ve Çocuk” temasıyla idrak edeceğiz inşallah.

Hayatı ve davranışlarıyla tüm insanlığa yol gösterici olan Peygamberimizin güzel ahlakını kendi hayatlarımızda örnek alma gayreti içerisinde olmamız gereğine, Peygamber ahlâkıyla ahlaklanan insanlar dünya ve ahirette kurtuluşa ereceğine dikkat çekeriz…

Allah (c.c.) Hucurat Suresi 10. Ayetinde  “İnnemel mu'minune ihvetun” (Müminler ancak kardeştirler.) diyerek, topluma bir ve beraberliğin önemini, kardeş olmanın mana derinliğini, kardeş olmaktan başka bir seçeneğin olmayacağını ifade ettiğini;

Peygamber Efendimizin sünnetlerini yaşamak mutluluğun, huzurun, birlik, beraberliğin ve kardeşliğin yolu olduğunu unutmadan;

Küresel eşkıyaların kontrolünde, tahrik ve tertibinden etkilenenlerin yaşadıkları/yaşattıkları sosyal çözülmenin, kardeşliğe muhalif olmanın bedelini ödediğimizi;

Kardeşlik hükmünü çiğneyen bizi, riyaya kayan ibadetlerimizi dahi riyadan uzak kalın dercesine, camilerin kapandığı, toplu ibadetlerin yasaklandığını da bir an dahi unutmamak gerektiğine dikkat çekeriz…  

Milli bayramlarımızı halktan kopan, küçük bir grubun, görev savmak kabilindeki bayram kutlamalarının rutinleşen uygulamalarının; Sn. Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla, 23 Nisan Ulusal ve Egemenlik Bayramımızın kutlanmasında evlerin bayram yerine döndüğünü, 19 Mayıs Gençlik ve Spor bayramının da evlerde kutlanırken, saat 19:19’da yurt genelinde ailelerin evlerinde balkonlarında, camlarında, bir emir, komut olmadan, içten gelen coşkuyla  evlerimizi bayram yerine çevrildiğini, milletçe yaşanan coşkuyu unutmadık ve bu coşkunun devam edeceğine de kalben inanıyoruz.

Tarih boyunca, daima hür ve bağımsız yaşamış olan necip milletimizin, kendi içinden çıkan, dahili ve harici bedhahların, kendi çıkarlarını, menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edenlerin ihanetine rağmen, istiklalinden taviz vermeyip, küresel eşkıyaların topyekun saldırılarına karşı durup, verdiği var oluş mücadelesiyle, kazanılan Kurtuluş Savaşı’nın arkasından Cumhuriyet’in ilanıyla Türk varlığının üzerine konulmak istenen ipoteği kaldırarak, mazlum milletlere ilham olmuş, ışık tutmuştur.

Cumhuriyet, milli birlik ve beraberlik açısından birleştirici bir özellik taşımaktadır. Cumhuriyet, yönetimde halk ile istişare yapmanın adıdır.

Ecdadın can vererek, kan dökerek bize emanet ettikleri bu topraklarda adaleti, hukuku, ahlaki erdemleri, huzur ve refahı hâkim kılarak, cumhuriyetimizi el ve gönül birliği ile geleceğe taşıyarak, küresel eşkıyaların hedefinde olan aziz vatanı, kutlu devleti, son kalemiz olan “CUMHURİYETİMİZİ” ilelebet payidar kılmak mesuliyetimizdir…

Bu duygu ve düşünceler ile Mevlid kandilimizi tebrik ederken, akıl sınırlarını zorlayan, kahramanlık, şan ve şerefle dolu tarihimizin önemli dönüm noktalarından biri olan 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’mız yıldönümünde; başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere silah ve mesai arkadaşlarını, vatan sevgisi imandandır diyerek,  coğrafyayı vatan kılmak, vatanı savunarak cennete ulaşmaya yönelen, bu yolda canını bir an dahi düşünmeden feda eden İstiklal Savaşımızın şehitlerini, bu cennet vatanı ilelebet payidar kılmak yönünde aynı duygu ve düşünceler ile gerek yurt içi müdafaa, gerek  ise milli çıkarlarımız yönünde dışarıda mücadele eden ve bu uğurda can veren aziz şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, hayatta olan gazilerimize sağlıklı ve uzun ömürler diliyorum.