Mehmet GÜLEÇ
EK DERSTE EĞİTİM FAKÜLTESİ MEZUNLARINA HAKSIZLIK
Bağımsız Eğitim Sen Şanlıurfa Teşkilatlanmadan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Mehmet GÜLEÇ, yaptığı açıklama da, eğitim fakültesi mezunlarına ve 2011 yılından sonra formasyon alarak öğretmen olanlara ek derste büyük haksızlık yapıldığını ifade etti. GÜLEÇ açıklamasında şunları belirtti:
Ek Ders Yönetmeliği'nin ve Devlet Memurları Kanunu’nun (657)’nin 176. Maddesinde belirtilen hükümler ve aynı zamanda 23.08.2015 tarihli ve 29454 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2016 ve 2017 yıllarını kapsayan 3. Dönem Toplu Sözleşmenin “Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmetleri Koluna İlişkin Toplu Sözleşme” başlıklı ikinci bölümünün 8. Maddesinde yer alan “Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı örgün ve yaygın eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenlerden yüksek lisans ve doktora yapmış olanlara, fiilen girdikleri dersler için ödenecek ek ders ücretleri sırasıyla %5 ve %15 artırımlı ödenir” hükmü aslında çalışma barışını zedeleyen bir hüküm olarak 4. Dönem Toplu Sözleşmesi’nde de yer almıştır. Daha önce de ifade ettiğimiz üzere şu hususu bir kez daha hatırlatmak istiyoruz. Burada yer alan hüküm tezsiz yüksek lisansı kapsamamalıdır. Sadece tezli yüksek lisansı ve doktorayı kapsamalıdır. Nitekim tezli yüksek lisans ile tezsiz yüksek lisansı eşit saymak mümkün değildir. Eşit sayarsak o halde öğretmenler arasında çalışma barışını zedeleyecek bir durum ortaya çıkmaktadır:
Tezsiz Yüksek Lisans adı ile başlayan daha sonra Pedagojik Formasyon ismini alan ve en sonunda da Öğretmenlik Sertifikası gibi farklı isimler ile devam eden Fen-Edebiyat Fakültesi mezunlarına öğretmen olma imkanı tanıyan ve atanabilmeleri için mecburen almaları gereken Eğitim Bilimleri Derslerini yüksek lisans saymak eşitliğe aykırı bir durum teşkil etmektedir. Eskiden bir buçuk yıl süren son 6 yıldır da bir yıl süren hatta günümüzde üniversite okurken alanabilecek şekilde de kolaylık sağlanan bu formasyon sürecinde dikkatleri çeken bir haksızlık yapılıyor. Nitekim öğretmen olmanın üç niteliği bulunmaktadır. Genel Kültür bilgisine sahip olmak, formasyona (eğitim bilgisine) sahip olmak ve alan bilgisine sahip olmak. Peki öğretmen olmak için formasyona sahip olmak zorunlu iken bunu bir ayrıcalık gibi sunan yanlış uygulamaya ne zaman son verilecektir? Bunu daha önce de hep ifade ettik. Lakin ne bakanlık ne de toplu sözleşmeye imza atanlar bu eşitsizliği düşünmüyor.
Fen-Edebiyat mezunlarının formasyon alarak bu yolla öğretmen olanları "Yüksek Lisans Mezunu" (fakat bu uygulama, belgesinde Tezsiz Yüksek Lisans yazanlara yani 2011’den önce formasyon alanlar için geçerli olup) bu belgeye sahip olanlara ek derslerini % 5 fazla ödeyen M.E.B. biran evvel bu haksızlığı gidermelidir. Öğretmen olmak için Eğitim Bilimleri Derslerini görmek mecburidir. Ayrıca formasyon ya da sertifika alanlara bu ödeme yapılmazken sadece "Tezsiz Yüksek Lisans" belgesi olanlara bu hakkın tanınması da ayrı bir çelişkidir. MEB'den bu haksızlığın giderilmesini bekliyoruz.
Lisansüstü öğrenim gören öğretmenlere ilave ek ders ücreti olmalıdır. Lakin formasyon alana değil. Çünkü formasyon almak bir zorunluluktur.
Milli Eğitim Bakanlığına bağlı örgün ve yaygın eğitim kurumlarında görev yapan öğretmenlerden TEZLİ yüksek lisans ve doktora yapmış olanlara, fiilen girdikleri dersler için ödenecek ek ders ücretleri sırasıyla %5 ve %15 olarak ifade edilse de bu rakam iyileştirilebilir. Bunu Bakanlık iyileştirebileceği gibi 5. Dönem toplu sözleşme içinde ifade edilebilir. Bu duruma göz yumanlar olduğu sürece biz bunu ifade etmeye devam edeceğiz. Aynı hazırlık ve planlama ek dersi için her 10 saat derse 1 saat ek ödeme yapılıp esas zaman alıcı faaliyet olan çıktıyı değerlendirme (sınav değerlendirme vb. hususlar içinde) her 10 saate 1 ek ders değerlendirme ek dersi olarak ödeme talebimiz gibi... Göz yumanlar olduğu müddetçe biz Bağımsız Eğitim Sendikası olarak konuyu her daim gündemde tutacağız. Saygılarımla.