Uzaktan Eğitimin Etkileri

23 Mart 2020 tarihinden bu yana, Covid-19 virüsünün neden olduğu pandemi nedeniyle ilk, orta ve yüksek öğrenim kademelerinde bulunan bütün öğrenci ve öğretmenler, okulların tatil edilmesi ve yüz yüze eğitime 21 Eylül 2020 tarihinde geçilecek olması nedeniyle uzaktan eğitim deneyimini yaşadı, yaşıyor. 

Bu süreçte dünyada ve ülkemizde, uzaktan eğitim deneyiminin yol açtığı olumsuz etkiler, öğrenme kayıpları, kullanılabilecek yöntem ve teknikler, alınacak önlemler konusunda tartışmalar ve araştırmalar yapıldı.  

Bu araştırmalardan birisi TEDMEM (2020) tarafından hazırlanan “Covıd-19 Sürecinde Eğitim: Uzaktan Öğrenme, Sorunlar Ve Çözüm Önerileri” başlıklı çalışmadır. Bu çalışmada, farklı uzaktan öğrenme araç ve uygulamalarının etkililiği, okulların kapalı kalmasının öğrenme kayıpları ve öğrenme eksikleri oluşmasında etkileri, salgın sürecinde karma bir öğretim modelinin nasıl uygulanabileceği konuları, ulusal ve uluslararası boyutuyla irdelenmiş, çeşitli tespitler yapılmış ve çözüm önerileri geliştirilmiştir. Buna göre; 

Öğrencilerin %60’ı bu süreçte EBA’ya giriş dahi yapmamıştır! 

Türkiye’de öğrencilerin uzaktan eğitime erişimiyle ilgili veriler uzaktan öğretim araçlarının etkililiği ile birlikte değerlendirildiğinde ciddi sınırlılıklarla karşılaşılmaktadır. Öğrencilerin %60’ı bu süreçte EBA’ya giriş dahi yapmamıştır. Bu öğrencilerin öğrenmelerini nasıl sürdürdüğü, EBA TV’ye erişimlerinin olup olmadığı, EBA TV üzerinden sunulan içeriklerin farklı sınıf seviyelerinde öğrenmeyi ne ölçüde destekleyebildiği, öğrenciler tarafından ne ölçüde izlendiği, ebeveynlerin çocuklarına ne ölçüde öğrenme desteği sağlayabildiği bilinmemektedir. 

Uzaktan eğitim öğrenme kayıplarına neden olmuştur! 

COVID-19 salgını nedeniyle okulların kapalı kaldığı sürelerin uzaması okulların eşitsizlikleri azaltıcı, telafi edici rolünü kesintiye uğratmıştır. Bu durumun telafisi yapılmaz ise hem okullaşma hem de öğrenme olumsuz etkilenecektir. Buna göre öğrenmeye göre uyarlanmış eğitim süreleri 0,3 ila 0,9 yıl düşecektir. Bu durum hem okulların kapalı olması dolayısıyla öğrenilmesi gerekenlerin öğrenilememesi hem de var olan öğrenmenin unutulması sonucu oluşacaktır. Ayrıca, okul terkleri özellikle dezavantajlı öğrenciler için artacaktır. Tüm bunlar sonucunda oluşan öğrenme kayıpları ise hem bireysel hem de toplumsal anlamda gelir kaybına sebep olacaktır. 

Pandemi, karma öğrenme kavramını gündeme getirmiştir! 

COVID-19 krizi okulun sağladığı fiziksel alanın öneminin yanı sıra eğitimin gerçekleştiği tek yerin okul olmadığı gerçeğini de gün yüzüne çıkardı. Eğitim sistemleri COVID-19 krizine uzaktan eğitim ile acil durum müdahalesinde bulunurken, aslında bir yandan da sistemin iyileşmesi, esnekliği ve yeniden yapılandırılması için geleceğe dönük tohumlar atıldı. Bugün uzaktan eğitim ile öğrencilerin okul dışında da öğrenmelerini sağlamak ve sürdürmek için alınan kararlar ve yapılan yatırımların öğrenmenin gerçekleştiği mekân ve zamanı okulda ve okul dışında olmak üzere harmanlayacağı bir normal oluşturması bekleniyor. Dolayısıyla ülkeler yeni bir kriz ihtimaline karşı hazırlıklı olabilmek için eğitimin her zaman her yerde olabilmesi esnekliğini de göz önünde bulundurarak yüz yüze eğitim ile uzaktan eğitimi harmanlayan karma öğrenme modelleri üzerinde durmaya başladı. 

En yalın tanımıyla yüz yüze öğrenme ile çevrimiçi öğrenme deneyiminin bir bileşimi olan karma öğrenme ile derslerin bir kısmının uzaktan öğrenme yoluyla verilmesi okulda bulunan öğrenci sayısını azaltarak okulun ve sınıfın fiziki kapasite yetersizliği için bir çözüm üretilebilir. Öğrencilerin gruplara ayrılması yoluyla, bir kısmı okulda bir kısmı uzaktan eğitim alacak şekilde dönüşümlü bir modele geçilerek okulların kapasite sorunu sosyal mesafe çerçevesinde çözümlenebilir. 

Bu süreçte kazanılan deneyimlerin değerlendirilmesi ve dersler çıkarılması gerekmektedir. Bu anlamda, ilerleyen dönemlerde yüz yüze eğitimde teknolojiyi daha etkili kullanmak, yüz yüze-çevrim içi bir arada harmanlanmış eğitim çalışmalarını derslerin olağan parçası haline getirmek ve acil bir durumda uzaktan eğitim-öğretime hazır olmak şeklinde üç ana doğrultuda yapılabilir. 

 

Kaynaklar 

Kevser Yıldırım. (2020). İstisnai Bir Uzaktan Eğitim-Öğretim Deneyiminin Öğrettikleri. 

TEDMEM (2020). COVID-19 SÜRECİNDE EĞİTİM: UZAKTAN ÖĞRENME, SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamubiz.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Abdullah DAMAR Arşivi