Abdullah DAMAR
Okullarda Muhalefet Türleri ve Öneriler
Muhalefet, bireyin diğer bireylerden farklı düşünmesi, hissetmesi ve bunları ifade etmesi olarak, örgütsel bağlamda düşünüldüğünde ise muhalefet, çalışanların, örgüt içindeki birtakım anlaşmazlıkları bireysel veya örgütlü olarak ifade etmeleri olarak tanımlanabilir.
Demokratik ülkelerde yer alan okullarda veya demokrasi kısıtlandığı halde, okulda demokrasinin hayata geçirildiği demokratik okullarda muhalefet davranışları, okul kültürünün önemli unsurlarından biridir. Okullardaki görevliler, birtakım olumsuz uygulamalarla karşılaştıklarında, muhalif görüşlerini dile getirmek için belirli bir muhalefet davranış biçimi seçerler. Bunlar;
-Açıkça Belirtilmiş (Dikey) Muhalefet; Okuldaki görevlilerin muhalif görüşlerini, okuldaki dengeleri etkileyebilecek kişilere ifade ettiklerinde oluşmaktadır. Açıkça belirtilmiş muhalefet stratejisini daha çok tercih eden görevlilerin; tartışmaya eğilimli, iç-denetim odağına sahip, örgüt yöneticileri ve çalışma arkadaşlarıyla iyi bir ilişki içerisinde, örgütsel süreçleri etkileyebileceklerine dair bir algıya sahip, örgütsel bir statüye sahip ve öneriye açık oldukları ifade edilmektedir. Bunun yanında ”iş doyum düzeylerinin ve örgütsel bağlılıklarının da yüksek olduğu” belirtilmektedir.
-Yatay Muhalefet; Yatay muhalefet stratejisine göre okuldaki görevli, muhalif söylemlerini çoğunlukla okuldaki dengeler üzerinde etkili olmayan diğer görevlilerle paylaşmaktadır. Temel olarak görevlilerin, okul içinde kendilerinin düşman ya da rakip olarak algılandıklarını düşündükleri durumda ortaya çıkmaktadır. Bu durumda görevliler, çıkarlarının zedeleneceği endişesiyle, muhalif görüşlerini açıkça dile getirmezler. Böylece, bu durum görevlilerin ya sessiz kalmasına ya da muhalif görüşlerini okuldaki diğer arkadaşlarına anlatmasına neden olmaktadır.
-Yer Değiştirmiş Muhalefet; Bu muhalefet türü okuldaki görevlilerin muhalif görüşlerini örgüt dışındakilere aktarmayı tercih ettiklerinde oluşmaktadır. Okul dışındakiler, görevlilerin, okul dışındaki arkadaşları, eşleri, partnerleri, aile üyeleri ve üyesi oldukları demokratik kitle örgütlerinden oluşmaktadır.
Bu konuda, Ağalday ve Dağlı tarafından, ilkokullarda görevli öğretmenlerin örgütsel muhalefet davranışlarına ilişkin algılarını incelemek amacıyla yapılan çalışma sonuçlarına göre, öğretmenlerin algıları öğrenim durumu, mesleki kıdem, cinsiyet, medeni durum ve sendika üyeliği değişkenlerine göre farklılıklar göstermektedir. Şöyle ki;
Öğretmenlerin örgütsel muhalefet düzeyine ilişkin algıları arasında “öğrenim durumu” değişkenine göre yatay muhalefet alt boyutunda anlamlı bir farklılık olduğu görülmüştür. Buna göre, lisans mezunu öğretmenlerin yatay muhalefet algı düzeyi, ön lisans mezunu öğretmenlerin algı düzeyinden anlamlı olarak daha yüksektir.
Öğretmenlerin örgütsel muhalefet düzeyine ilişkin algıları arasında “mesleki kıdem” değişkenine göre ölçek bazında anlamlı bir farklılık saptanmıştır. Mesleki kıdemin örgütsel muhalefet üzerinde etkin olduğu söylenebilir. Buna göre, 6-10 yıl mesleki kıdeme sahip öğretmenlerin örgütsel muhalefet algı düzeyi, 21 yıl ve üstü kıdeme sahip olan öğretmenlerin algı düzeyinden anlamlı olarak daha yüksektir.
Öğretmenlerin örgütsel muhalefet düzeyine ilişkin algıları arasında “cinsiyet” değişkenine göre ölçek bazında ve dikey muhalefet ile yatay muhalefet alt boyutlarında anlamlı bir farklılık saptanmıştır. Cinsiyetin örgütsel muhalefet üzerinde etkin olduğu ifade edilebilir. Buna göre, erkek öğretmenlerin örgütsel muhalefet algı düzeyi, bayan öğretmenlerin algı düzeyinden anlamlı olarak daha yüksektir.
Öğretmenlerin örgütsel muhalefet düzeyine ilişkin algıları arasında “sendika üyeliği” değişkenine göre yatay muhalefet alt boyutunda anlamlı bir farklılık saptanmıştır. Buna göre sendika üyeliği bulunmayan öğretmenlerin yatay muhalefet algı düzeyi, sendika üyeliği bulunan öğretmenlerin algı düzeyinden anlamlı olarak daha yüksektir.
Bu sonuçlara göre; lisans mezunu öğretmenler, mesleki kıdemi daha az olan öğretmenler, erkek öğretmenler ve sendika üyesi olmayan öğretmenler genel olarak daha muhalif davranışlar sergilemişlerdir.
Burada tuhaf olan sendika üyesi öğretmenlerin muhalif davranış sergileme konusundaki yetersizliğidir. Bu durum, son yıllarda okullarda ve genel olarak ülkedeki demokrasi eksikliğinden ve iş güvencesinin ortadan kalkmış olmasından kaynaklanmış olabilir.
Sonuç olarak okullardaki muhalefet davranışları konusunda şu öneriler geliştirilebilir;
-Okul müdürleri, öğretmenler tarafından kendilerine yönelik sergilenecek muhalif davranışları, tehditten ziyade, okuldaki demokratik süreçlerin gelişimi için bir fırsat olarak görmelidir.
-Okuldaki örgütsel iklimin gelişimi için, öğretmenlere "dikey muhalefet" stratejisini daha çok tercih edebilecekleri ortamlar ilkokul müdürlerince sağlanmalıdır.
-Lisans mezunu öğretmenlerin; sahip oldukları muhalif görüşleri hiçbir kaygı taşımaksızın açıkça dile getirecekleri bir okul iklimi, okul müdürlerince yaratılmalıdır.
-Okul müdürleri kadın öğretmenlere destek olmalı, okul ortamında yaşadıkları sorunlara çözümler üretmeli, onları dikkate almalı ve önemsemeli, başarılarını ödüllendirmeli ve motivasyonlarını artıracak faaliyetlerde bulunmalıdırlar.
-Herhangi bir sendikaya üyeliği bulunan öğretmenlerin hoşlanmadıkları durumları, sadece üyesi bulundukları sendikalara rapor etme yerine, açıkça dile getirme eğiliminde de olmaları gerekir.
Kaynaklar
Bünyamin AĞALDAY , Abidin DAĞLI. ÖRGÜTSEL MUHALEFET DAVRANIŞLARINA İLİŞKİN ÖĞRETMENALGILARININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLERE GÖRE İNCELENMESİ.