Abdullah DAMAR
Memurlar Dayanışma Aidatı Ödemeli mi?
Birkaç günden bu yana memur konfederasyonlarının başkanları arasında, sosyal medya aracılığıyla, sendika üyesi olmayan ve yetkili sendikaya üye olmayan memurların, yetkili memur sendikalarına dayanışma aidatı adı altında bir ödeme yapması konusunda tartışma yürütülüyor. Tartışma, Memur Sen Konfederasyonu Başkanı Ali Yalçın’ın, 2018-2019 yıllarını kapsayan toplu sözleşme görüşmeleri öncesinde, kamu işvereninin sendika üyesi olsun olmasın, halen bütün memurlara ödemekte olduğu 77 TL toplu sözleşme ikramiyesinin, yetkili sendika üyelerine 200 TL, diğer sendika üyelerine ve üye olmayanlara 102 TL olarak ödenmesini talep etmesiyle başladı.
Mevzuatımızda, toplu sözleşme ikramiyesinin muadili, işçi sendikalarında dayanışma aidatı adı altında halen uygulanmakta ve dünyada da halen kabul gören bir gerçeklik olarak öne çıkmaktadır.
Dayanışma aidatı, 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunununi, “Toplu iş sözleşmesinden yararlanma” başlıklı 39.maddesinde şu şekilde düzenlenmiştir;
-Toplu iş sözleşmesinden taraf işçi sendikasının üyeleri yararlanır.
-Toplu iş sözleşmesinden, sözleşmenin imzalanması tarihinde taraf sendikaya üye olanlar yürürlük tarihinden, imza tarihinden sonra üye olanlar ise üyeliklerinin taraf işçi sendikasınca işverene bildirildiği tarihten itibaren yararlanır.
-Toplu iş sözleşmesinin imza tarihi ile yürürlük tarihi arasında iş sözleşmesi sona eren üyeler de, iş sözleşmelerinin sona erdiği tarihe kadar toplu iş sözleşmesinden yararlanır.
-Toplu iş sözleşmesinin imzası sırasında taraf işçi sendikasına üye olmayanlar, sonradan işyerine girip de üye olmayanlar veya imza tarihinde taraf işçi sendikasına üye olup da ayrılanlar veya çıkarılanların toplu iş sözleşmesinden yararlanabilmeleri, toplu iş sözleşmesinin tarafı olan işçi sendikasına dayanışma aidatı ödemelerine bağlıdır. Bunun için işçi sendikasının onayı aranmaz. Dayanışma aidatı ödemek suretiyle toplu iş sözleşmesinden yararlanma, talep tarihinden geçerlidir. İmza tarihinden önceki talepler imza tarihi itibarıyla hüküm doğurur.
-Dayanışma aidatının miktarı, üyelik aidatından fazla olmamak kaydıyla sendika tüzüğünde belirlenir.
-Faaliyeti durdurulmuş sendikalara dayanışma aidatı ödenmez.
-Bu Kanun anlamında işveren vekilleri ile toplu iş sözleşmesi görüşmelerine işvereni temsilen katılanlar, toplu iş sözleşmesinden yararlanamaz.
-Grev sonunda yapılan toplu iş sözleşmesinden, 65 inci maddeye göre zorunlu olarak çalışanlar dışında işyerinde çalışmış olanlar aksine hüküm bulunmadıkça yararlanamaz.
Görüldüğü gibi, dayanışma aidatı, işçi sendikacılığı tarihinde örgütlülüğün bir gereği olarak yerini almıştır. Doğrusu, sendikalara üye olan, aidat ödeyen, çalışma ve eylemlere katılan, zaman zaman risk alarak zaman ayıran sendika üyeleriyle, bu sıraladıklarımızın hiçbirini yapmayan memurların aynı toplu sözleşmeden yararlanması ve toplu sözleşme ikramiyesini alması doğru ve hakkaniyetli değildir.
Bu konuda, toplu sözleşme ikramiyesinin yetkili sendika üyelerine daha fazla ödenmesini doğru buluyoruz. Ancak, sendikalaşmanın ve sendikal mücadelenin daha özgür ve idareden bağımsız yapılacağı koşullarda, yetkili sendika olabilmenin şimdiki kadar kolay olmadığını da hatırlatıyoruz.