Abdullah DAMAR
Ders Kitaplarında Engellilik Ne Durumda?
Tüm bireyler, evrensel bir hak olan ve hem uluslararası hem de ulusal mevzuatta belirli sözleşme ve belgelerle güvence altına alınan eğitim hakkını koşulsuz gerçekleştirebilmelidir. Devletler tüm yurttaşların eğitim hakkını gerçekleştirmelerine yönelik düzenlemeler yapmakla ve gerekli önlemleri almakla yükümlüdür. Örneğin, Türkiye’nin de imzaladığı Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 23.maddesine göre taraf devletler, engelli çocukların saygınlıklarının güvence altına alınması, özgüvenlerinin geliştirilmesi ve toplumsal yaşama etkin biçimde katılımlarının sağlanmasından sorumludur.[i]
Bu konuda, engelliliğin ders kitaplarında nasıl ele alındığı, İstanbul Bilgi Üniversitesi Sosyoloji ve Eğitim Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi öncülüğünde gerçekleştirilen ‘Ders Kitaplarında Engellilik Araştırması’nda Milli Eğitim Bakanlığı’nca 2016-2017 eğitim-öğretim yılında dağıtılan ders kitapları incelenmiş ve raporlanmış; araştırmada Türkçe; Hayat Bilgisi; Sosyal Bilgiler; İnsan Hakları, Yurttaşlık ve Demokrasi; Matematik; Fen Bilimleri; Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi; Sağlık Bilgisi; Psikoloji ve Sosyoloji olmak üzere 10 farklı branştan, hem MEB hem de özel yayınevleri tarafından basılan toplam 37 kitap incelenmiş; araştırma sonucunda elde edilen bulgular beş temel başlık altında değerlendirilmiştir. Bu başlıklar şu şekildedir; [ii]
1. Engelliliğin yalnızca belli temalar dâhilinde temsil edilmesi
a. Farklılık
b. İletişim
c. Beş Duyu
2. Engelliliğin kimlikleştirilmesi ve başarı hikâyelerinin istisnalaştırılması
3. Engelliliğin yardım temelli yaklaşımla ele alınması
4. Engelliliğin insan hakları bağlamında sorunlu ele alınması
5. Engelliliğin tıbbi yaklaşımla ele alınması ve farkların ‘sorun’ olarak tanımlanması
a. Sağlamcılık
b. Normallik
Bu başlıklara göre yapılan değerlendirmeler sonucunda; engelliliğin ders kitaplarının genelinde değil, belli tamalar dahilinde temsil edildiği; kitaplara iliştirildiği, olağanlaştırılmadığı, kimlikleştirilerek kişisel başarı öyküleri şeklinde ele alındığı ve başarı hikayelerinin engellinin kişisel başarısına endekslendiği; engellilere yardım temelli yaklaşıldığı, insan hakları temelinde yaklaşılmak yerine kabul ederek, hoşgörerek, sevgi ile yaklaşarak sorunun çözülebileceği gibi yaklaşımların yer aldığı tespit edilmiştir.
Sonuç olarak, ders kitaplarında engelliliğin yer alması için yadsınamaz bir çaba söz konusudur; ancak bu çaba hak temelli bir çerçeve ile sunulmadığı ve engellilik olağanlaştırılmadığı sürece, engelli bireylerin karşılaştığı sorunların son bulması daha da zorlaşmaktadır. Ders kitaplarında engelliliğin, ‘istenmeyen’, ‘sorunlu’ bir durum olarak tarif edilmesi, engelli bireylerin gündelik hayatta karşılaştığı sorunlar konusunda hak temelli bir bilgilendirme yapılmaması ve farkındalık yaratılmaması engelliliğin eşitlikçi bir zeminde tartışılmamasına neden olmaktadır. Oysaki öğrencilerin, dolayısıyla toplumun, engelli bireylerin hak öznesi olduklarına dair bilgilendirilmeleri ve farkındalık kazanmaları amacıyla ders kitaplarının dönüştürülmeleri önemli ve gereklidir. Ayrıca, engellilerin eğitim dışındaki yaşam koşullarının da hesaba katılması gerekmektedir. Bunun için engelli bireylerin karşı karşıya oldukları gelir yoksulluğu ve sosyal dışlanma risklerini ortadan kaldıracak bütüncül bir sosyal politika yaklaşımına ihtiyaç duyulmaktadır.[iii]