Murat Mehmet GÜLER
SERTİFİKANIN DİPLOMADAN ÜSTÜN OLDUĞU TEK ÜLKE !!!
Lafı dolandırmadan alan değişikliği üzerine bakanlığın görüş ve düşünceleri ile karşılığında bakanlığa verdiğim cevaplara yer vereceğim…
Yaklaşık 4 yıldır yapılmayan alan değişikliği konusunda bakanlık sonunda SÖZDE bir adım attı.Hem de ne adım ! Bir de siz bakın bakalım …
Bakanlığın alan değişikliği açıklamasında ; "Sınıf öğretmeni olarak görev yapmakta iken 540 saatlik Zihin Engelliler Sınıfı Öğretmenliği Eğitim Programı'nı başarıyla tamamlayan öğretmenlerin özel eğitim alanına, kapatılan alanlarda görev yapmakta olup görev yaptıkları alanlar dışında başka bir alanda yükseköğrenimini bitirenlerden Talim ve Terbiye Kurulunun 20 Şubat 2014 tarihli ve 9 sayılı kararına göre mezun oldukları yükseköğrenim programları atanacakları alana da kaynak olanların, bu alanlara 'alan değişiklikleri yapılacaktır" denilmektedir.
Yani 540 saatlik sertifikaya sahip öğretmen alan değiştirebilecek iken ; ikinci üniversite olarak üniversitelerin Zihin Engelliler Sınıf Öğretmenliği Bölümünü bitirip diplomasını alan öğretmenler ALAN DEĞİŞTİREMEYECEK !
SERTİFİKA DİPLOMADAN ÜSTÜNDÜR diyor bakanlık ! Başka ülkede yaşayamam diye caps ler ( Kapaklar) var ya , İşte onlar için bulunmaz bir malzeme daha...
Bunun yanı sıra her defasında FİNLANDİYA eğitim sisteminden bahsedilir durulur.Hiç oradaki öğretmen kadrosunun kendini geliştirmişliği görülmez.Ülkemizde bir çok kadrolu öğretmen kendi alanı dışından yüksek lisans ve doktora yapmaktadır.Bu öğretmenlere alan değişikliği hakkı tanınarak ödüllendirilmesi gerekirken ; sadece ek dersleri ,yüksek lisans yapmış olan öğretmenlere %5 , doktora yapmış olan öğretmenlere ise %15 artırımlı ödenmektedir.Çok yazık yetişmiş personelinden verim almak varken onu bir kenarda tutmak ilginç…
Yine zamanında diplomasını aldığı bölümden farklı bölümlerde öğretmen olarak atadıklarınız var.Bu arkadaşlarda eğitimini aldıkları alanlarda öğretmenlik yapmak istiyor , doğrusu da bu değil mi zaten …
Şimdi gelelim Sayın Yusuf Tekin ile yüz yüze görüşmem ve diğer bakanlık yetkilileri ile alan değişikliği konusundaki diyaloglarıma…
1-Bakanlık alan değişikliğine karşıyız çünkü binlerce atama bekleyen öğretmen varken siz 1 NORM DOLDURACAKSINIZ diyor…
- Sayın yetkililer ; farkında değilsiniz galiba , alan değişikliği yapacak öğretmen zaten sizin kadrolu öğretmeniniz bu yüzden yapacağı alan değişikliği ile evet 1 norm dolduracak ama 1 norm da boşaltacak !
2-Bakanlık yetkilileri alan değişikliğine karşıyım çünkü ; Zamanında düşük KPSS puanıyla atandığınız bölümlerden ,şimdilerde yüksek KPSS puanıyla atanılan bölümlere geçmeye çalışıyorsunuz diyor.
- Sayın yetkili derdiniz tam olarak buysa bunun çözümü basit.Geçilmek istenilen bölüme ait en düşük atanılmış KPSS puanını baz alırsınız.Ve alan değiştirmek isteyen öğretmenin o sene ki KPSS puanı bölümün en düşük atanılmış puanından yüksek olma şartı getirirsiniz olur biter.
3- Bakanlık yetkilileri diyor ki ; günümüzde binlerce kadrolu öğretmen çeşitli nedenlerle İKİNCİ ÜNİVERSİTE okuyor.Eğer bunlara alan değişikliği hakkı verirsek herkes ikinci üniversite okumaya kalkar , bunla baş edemeyiz…
- Sayın bakanlık yetkilileri siz değimlisiniz kadrolu öğretmenin kendini geliştirememesinden yakınan, sırf bu yüzden Öğretmen Akademisi vb çeşitli projeler yapmaya çalışan... Kadrolu öğretmeniniz kendi cebinden para harcayıp onca zorluğu çekip daha verimli ve mutlu olabileceği bir alanda öğretmenlik yapabilmek için ikinci üniversite okuyorsa siz daha onu ödüllendirmelisiniz ! Ne yapsaydı bu öğretmenler , halk arasında söylenen bir söz var ; SALLA BAŞINI AL MAAŞINI mı deselerdi ? Hayır tabi ki diyorsunuz ama ikinci üniversite okumanın kendini geliştirmenin bakanlıkça bir karşılığı yok !
- 4- Bakanlık yetkilileri diyor ki ; Eskiden bazı bölümlerden mezun olan öğretmen sayısı azdı o nedenle alan değişikliği yönetmeliğe konmuş bir konudur.Ama şuan her alanda mezun olan öğretmen sayımız yeterli.Binlerce atama bekleyen öğretmene alan değişikliğini açıklayamayız…
- Sayın bakanlık yetkilileri o binlerce atama bekleyen öğretmeni düşündüğünüz kadar binlerce kadrolu öğretmeniniz var onları da düşünür müsünüz…O atama bekleyen binlerce öğretmen gibi kadrolu öğretmenleriniz bilinen yaygın adıyla ÖSS yeni adıyla YGS –LYS en yeni adıyla YKS sınavlarına girip başarılı olup yine sizin üniversitelerinizin ilgili öğretmenlik bölümlerine yerleşip , atama bekleyen binlerce arkadaşımız gibi ama ikinci kez üniversitelerini bitirip diplomalarını almışlardır.Fazladan okudukları 4 yılı görmezden mi geleceksiniz…
5- Bizzat bana ; “bakanlığımızda güzel şeylerde oluyor hep olumsuz durumlardan basında bahsediyorsunuz .Bakın biz eğitim fakültelerinin sayı ve kontenjanlarını azaltarak yıllar içerisinde atama bekleyenlerin sayısını azaltacak önemli adımlar attık” diyorsunuz.
- Evet bakanlığımızın onlarca güzel adımı var , hakkınızı yiyemem.Ama benim derdim mevcut eksiklik ya da yanlışlıkların düzeltilmesi için küçük bir kıvılcım yakmaktır.Eğitim fakültelerinin sayılarını ve kontenjanlarını azaltmanız harika bir uygulama ama sandığınız gibi atama bekleyen arkadaşlarımızın sayısı zamanla AZALMAYACAK !
Çünkü belki farkında değilsiniz ama şuan üniversitelerin hemen hemen her bölümü peynir ekmek gibi formasyon dağıtmaktadır.Bir kaç yıl sonra kapınızda ben ; öğretmenim ben ve beni atayın diyen 1 MİLYON arkadaşımız olacak.Buna duruma çözüm bulmanızı diliyorum…
Evet üstte maddeler halinde belirttiğim başlıklar , bakanlık yetkileri ve sayın müsteşarımız ile yaptığım görüşmelerin bir anlamda özetidir.
Taktir sizlerin, bu konuda söyleyecek başka sözüm kalmadı.
Saygılar...