Müdür yardımcısı, okul müdürü, şube müdürü, müfettiş için sınav şartı var! İlçe müdürü için sınav şartı neden yok?
SAHADAKİ RESİM KARMAŞIK!..
Hani bir kuruma girersiniz ve kurumun temsilcisiyle birkaç kelam edersiniz. Ya, tamam bu adam işin ehlidir, işinin hakkını verir dersiniz ya da amiyane tabirle bu adamdan bir cacık olmaz der çeker gidersiniz. Ön yargılardan ya da siyasi kaygılardan uzak böyle bir söylemin anlamı maşeri vicdanın sesidir. Bu terazidir, ölçüdür, mizandır. Kimse kendisini bundan azade sanmasın. Bazen bu ses yüksektir bazen de tiz çıkar. Ama ortada mutlaka bir hüküm vardır.
Biz de her türlü siyasi tarafgirlikten uzak tabiri caizse yukarıdan, yandan hangi cepheden bakarsak bakalım bazı kanaatlere sahip olmaktayız ve özellikle İlçe Müdürlerinde resmin karmaşık ve buğulu durduğu açıktır. Çünkü liyakat, ehliyet ve hakkaniyet ölçüleriyle gelmedikleri için önceden hesaplı adaletsizliklerin mümesili gibi davranmaktan imtina etmiyorlar. Beni kim getirdiyse ya da ilçe müdürü olmamda kimin etkisi varsa ben ona hizmet ederim anlayışı sürdürülmektedir.
Kuşkusuz bu durum bazı çelişkileri de birlikte getirmektedir. Sizin kişiyi kalitesine göre o makamlara getirmediğiniz halde şimdi neden kalite bekliyorsunuz? Ayrıca müdür toplantılarında il müdürü, ilçe müdürleri ve müfettişlerin ağzından düşmeyen bir söz vardır. “Okul Müdürü kadardır” İyi de kardeşim okul müdürü kadarsa ilçe neden müdürü kadar değildir, il neden müdürü kadar değildir. Hatta bakan neden bakanlığı kadar değildir? Demek ki yargılarımızda bile güçlüden yana bir reyimiz vardır. Görülüyor ki burada da adaletten uzak bir kast sistemi oluşmakta ve üstünler hukuku galip gelmektedir.
Bilindiği üzere genellikle Milli Eğitimde her bakan değişikliği bir takım söylemleri ve dedikoduları da birlikte getirmektedir. Bakanı şu getirdi şu götürdü, ya da şundan gitti şundan geldi!.. Bu dedikodular süre dursun bizim için kim getirdi, kim götürdü konusundan ziyade gelen bakanın devleti ne kadar hazmedip etmediği önemlidir. Yasa ve yönetmeliklerin yanı sıra devlette teamül haline gelmiş bir takım kural ve kaidelerin işleyip işlemediği önemlidir.
Efendim ben Okul Müdürlerini değil Şube Müdürlerinden İlçe Müdürü atayacağım. A aa bir bakıyorsunuz ki mevcut İlçe Müdürlerinin yarısından fazlası okul müdürü üstelik içlerinde hiçbir sınavı kazanmayanlar var. Bu da yetmiyor kendisi de birçok okul müdürünü ilçe müdürü yapıyor. Bu ne bakan bey?
Ben 76. Maddeden atamalara karşıyım ve Ziya Selçuk döneminde yapılan atamaların iptal ediyorum. Bir de bakıyorsunuz ki kendileri 76. Maddeden sürekli atama yapmaya başlıyor. E ee bu ne doktor, pardon bakan bey?
Sayın bakanım; Kaldı ki sizin Şube Müdürlerinden İlçe Müdürü ataması yapmanız başlı başına bir hukuksuzluk ve adaletsizliktir. Çünkü yargının defalarca bunlar emek hırsızlarınca mülakatta yüksek puan verilip atanmışlar, meşru değiller dediği kişilerdir. Öğretmen olmak için sınav şartının olduğu, müdür yardımcısı, okul müdürü, Şube Müdürü,müfettiş olmak için sınav şartı olan bir ülkede acaba neden ilçe müdürü olmak için sınav şartı aramıyorsunuz? Sanırım bu tek cevabı vardır. Bazen hayır diyemeyeceğiniz kişiler tarafından size önerilen isimlerden sınav kazanmamışlar da vardır.
Sonuç olarak resim karmaşık, zihinler bulanık ve eski tas eski hamam devam ediyoruz. Berrak zihinlerin, şeffaf günlerin gelmesi dileğiyle!
Remzi ÖZMEN
Kamu-Sen İstanbul İl Temsilcisi