Ümit KARATAŞ
En büyük insan hakkı ihlali Sağlık Çalışanlarının Özlük haklarının verilmemesidir
İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin kabul edilişinin yıl dönümünde, insan hak ve özgürlükleri açısından bütün dünyada ciddi bir geriye gidiş yaşanmaktadır. Son dönemde hızla artan Sağlık Çalışanına şiddet ve ölüm vakaları, kadın cinayetleri, ihmallere kurban giden madenciler, güvencesiz ve alın teri çalınan kadrolu taşeron işçileri, maaş artırımında ve diğer özlük haklarında ayrımcılığa maruz kalan memurlar, emekliler gibi pek çok konuda insan hakları ihlalleri yaşanıyor. Dünya Sağlık Örgütü tarafından “Mümkün olan en yüksek sağlık standardına ulaşma hakkı” olarak tanımlanan sağlık hakkı hem sağlık hizmetinden faydalanan tüm toplum hem de bu hizmetin sunucuları olan sağlık çalışanları açısından eş zamanlı olarak düşünülmeli ve sadece kağıt üzerinde kalmamalıdır.
Çünkü sağlık hakkı, vazgeçilmez ve ertelenemez bir insan hakkıdır. Taşeron olarak çalışan ve Kamu Kurumlarının tüm birimlerinin temelini oluşturan işçilerimize köle muamelesi yapılmamalı ve tek dertleri evlerine ekmek götürmek isteyen bu insanların kadro hakları ve diğer özlük hakları kesintiye uğramadan verilmelidir.
Bugün resmi raporlara bakıldığında, en çok ihlal edildiği gözlenen hak konularının başında SAĞLIK ÇALIŞANI HAKKI ihlalleri gelmektedir. Sağlık kurumlarında; Adalet, eşitlik, hakkaniyet ve gönüllülük esasına değil, Orta çağ karanlığından kalma baskı ve zorlamaya dayanan, hakkını arayanları çıban başı gibi gören, onları hastalıklı, uyumsuz, tembel ve tehlikeli kişiler olarak suçlayan, SUÇ VE CEZAYI temel felsefe kabul eden, kanunları kişiye göre yorumlayıp, kişiye göre uygulayan bir anlayış halen devam etmektedir.
Bu vesile ile tüm insanlığın, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinde belirtilen temel hak ve özgürlüklerden istifade edebildiği ve her alanda insan haklarının öncelikli olarak kabul gördüğü bir gelecek temennisiyle tüm Sağlık Çalışanlarının ''10 Aralık Dünya İnsan Hakları” gününü kutluyor, mutlu bir gelecek diliyorum