Okul müdür ve yardımcılarının sesini duyan var mı?
OKUL YÖNETİCİSİNİ DUYAN VAR MI?
7.Toplu Sözleşmesi sürecinde tasnif süreci tamamlandı. Bir taraftan genel görüşmeler öte yandan hizmet kolu görüşmeleri ile Toplu Sözleşme taleplerimizi takip edeceğiz. Yasanın kamu çalışanları aleyhine olan mevcut düzeneğini tekrar gündem edecek değilim. Bu sefer farklı bir konuya değineceğim. Mevzu kendi hizmet kolumuz elbette..
Sayın Bakan 'ın Öğretmenler Odası buluşmaları ile özgün bir yaklaşım ortaya koyduğunu ifade etmeliyim. Sayın Bakan, eğitim çalışanlarını temsilen, genelde tüm sendikalar özelde ise yetkili sendika Eğitim Bir Sen marifetiyle elbette yaşanan sorunları öğrenebilir. Bu durum kendi imkanları ile mevcut sorunları yerinde müşahede etmesine mani değil. Ancak, amir-memur ilişkisi içerisinde bunu tam anlamıyla sağlamanın ne kadar mümkün olduğunu da kamuoyunun takdirine bırakalım.
WhatsApp Grubumuz İçin TIKLAYINIZ
Baştan ifade etmek gerekirse, öğretmenler odası uygulamasını Yetkili sendika olarak gündeme getirdiğimiz bir çok sorunun da burada da konuşulduğunu ve dolayısıyla, çalışanların sorunlarına ne kadar vakıf olduğumuzun aynel yakîn görülmesine de olanak sağladığını söyleyebiliriz.
Gelelim İstanbul'da yapılan son öğretmenler odası buluşmasına…
İstanbul'da yapılan toplantıda eğitim yöneticileri ile ilgili basına yansıyan değerlendirmenin sahayı çok da yansıtmadığını ifade etmemiz gerekir. Ziya Selçuk zamanında çıkarılan yönetmelik ile yeterince örselemiştir. Bir türlü değiştirilemeyen bu yönetmelik ile kendi içerisinde haksız rekabete icbar edilen, yetmezmiş gibi ikinci dört yıl için öğretmenlerin görüşüne başvurulabileceği değerlendirmesi yöneticiler arasında yeni sorunlar ortaya çıkarmaktan, yeni küskünlüklere ve yepyeni bir kaosa kapı aralamaktan başka bir işe yaramayacaktır.
Son yapılan rotasyon ile görünen o ki yöneticilik- başta ekonomik olmak üzere- her geçen gün itibar kaybetmektedir. Kendi sorumluluk alanımda, onlarca okulun yöneticisiz kaldığını ve bir çok okulda da bu sebepten ayrılma başlama işleminin zamanında gerçekleşemediğini söyleyebiliriz.
Instagram sayfamızı takip etmek için tıklayınız
Fiilen yöneticilik yaptığım zamanlardan biliyorum. DYK kurslarına katılan öğretmen arkadaşlarının ek ders ücretlerine, moralim bozulmasın diye bakmıyordum.Elbette çalışana emeğinin karşılığı verilmeli. Ancak en ufak bir aksamanın hesabını yöneticiden soruyorsanız, nimet-külfet dengesi çerçevesinde yöneticileri gözetmek durumundasınız.
Demiri tavında dövmek, sorunu vaktinde çözmek gerekir. Yedinci toplu sözleşme sürecinde eğitim hizmet kolu görüşmelerinde özlük ve mali haklarının telâfisi olacak adımların atılması gerekmektedir. Eğer tedbir alınmazsa yakında okulları yönetecek idareci bulmakta güçlük çekileceği ortadadır.
Sayın Bakan, yaşanan sorunları yakinen müşahede etmek istiyorsa, "öğretmenler odası" tecrübesinden hareketle bir "Müdür Odası" buluşması düzenleyebilir.
Kim bilir-o vakit- Bakanlık, bir dokunup bin ah işiteceği nice sorunla yüzleşecek..
İdris Şekerci
Eğitim Bir Sen İstanbul 6 Nolu Şube Başkanı