Memurlar üvey evlat değildir!
Memurun aleyhine olacak şekilde nerede ise 2 kat fark ortaya çıktı. Kamuda en düşük işçi maaşı yeni zamlarla 20 bin TL'yi aşarken, en düşük memur aylığı 11 bin TL'de kaldı.
Zaten var olan adaletsizliğin bu derece büyümesi, memur ve memur emeklileri açışından büyük bir tepki ile karşılanmıştır.
Türkiye Kamu Sen olarak son bir yıldır talep ettiğimiz ve son 3 aydır gerçekleşmesi için yoğun mesai harcadığımız ek zam konusu, bu uygulama ile çok daha hayati önem kazanmıştır.
WhatsApp Grubumuz İçin TIKLAYINIZ
Sayın Cumhurbaşkanımızın, Kamu görevlilerimize yönelik Temmuz ayında yapılacak rutin zam artışına ilaveten, "enflasyon farkı ve refah payı taahhüdü, işçi toplu sözleşme rakamlarının bu gün itibarı ile oluşturduğu uçurum dikkate alındığında, Temmuz ayı beklenmeden; hemen bu gün, 14 mayıs seçiminin hemen öncesine çekilerek hayata geçirilmelidir. Verilecek rakam işçi toplu sözleşme rakamlarının altında olmamalı, işçi ve memur arasında yeni uçurumların oluşması önlenmelidir. Bu beklenti yaklaşık 6 milyon kamu çalışanı ve kamu emeklisi ile 20 milyondan fazla kamu çalışanı ailesinin beklentisidir. Bu meblağın altında yapılacak ve bu dönemde hayata geçmeyecek düzenleme, kamu çalışanları arasında oluşmuş olumsuz psikolojiyi ortadan kaldırmayacaktır.
Söz konusu haksızlığın acilen giderilmesi için Sayın Cumhurbaşkanımızın konuyu mutlaka değerlendireceğini düşünüyoruz. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımıza, İnanıyoruz! Güveniyoruz!
Diğer yandan son gelişmeler çerçevesinde Konfederasyonumuza bağlı Sendikalarımızın üyelerinin infiallerini ve tepkilerini haklı buluyoruz ve onların her zaman yanındayız. Söz konusu tepkilerini yetkililere ve kamuoyuna aktarmayı borç biliyoruz.
Taleplerinin gerçekleşmesi için yetkimiz ve etkili olduğumuz alan çerçevesinde gece ve gündüz çaba gösteriyoruz, göstermeye devam edeceğiz.
Ancak kamu çalışanlarının son 10-12 yıldır uğradığı ekonomik, sosyal ve mesleki mağduriyetlerin ana müsebbibi olan, yıllardır memur hak ve hukukunu geliştirmek bir yana, korumakta aciz kalmış, kendi koltuğunu, makamını ve ikbalini memur hak ve hukukundan daha önemli görmuş sözde yetkili sendika yöneticileri ile memura karşı gerçekleşmiş her türlü ihmal ve uyutulma faaliyetine rağmen onlara destek verip, onları yetkili yapan, hala önümüzdeki 15 Mayıs yetki döneminde de bahse konu yetki desteğine devam etmiş kamu görevlilerinin son gelişmeler noktasında infial gösterme hakkı olamaz. İnfial etmeleri kendi mesai arkadaşlarınca ciddiye alınmaz. Hele hele, kendi hakkını yıllardır peşkeş çeken bir sendikadan ayrılmaya bile cesareti olmadığı halde, sosyal medya üzerinden "sendikalardan istifa" çığırtkanlığı yapanlar, bizde adam yerine konulmaz.
Kamu görevlileri, titreyip kendine dönmedikçe, “kurt’la kuzuyu yiyip, çobanla ağlaşanları” masadan uzaklaştırmadıkça, sonuç değişmez.
Kamu çalışanları adalet bekliyor. Ve adalete, gecikmeden ulaşmak istiyor.
Türkiye Kamu Sen ve Türk Tarım Orman Sen her zaman memurun haklı davasında bayraktar olacaktır.
Yaşasın Teşkilatımız ! Var olsun Teşkilat Mensuplarımız! Tüm kamu çalışanlarına ve kamuoyuna duyurulur.
Ahmet Demirci
Türk Tarım Orman Sen Genel Başkanı