Staj Mağdurları Kamu Denetçiliği Kurumuna (Ombudsmana) Başvurdular

Staj Mağdurları Kamu Denetçiliği Kurumuna (Ombudsmana) Başvurdular
Stajda geçen sürelerin sigortalılıktan sayılmasını talep eden mağdurlar, çareyi Kamu Denetçiliği Kurumuna başvurmakta buldu.

TBMM’de bir çok siyasi partiler dönemin hükümetlerine bu konu ile ilgili olarak kanun teklifi vermelerine rağmen; Ülkemizde daha önceki hükümetlerin yanlış politikaları sebebiyle bir çok insanın genç bir şekilde erken emekli edildiğini ve Sosyal Güvenlik Kurumunun zarara uğratıldığını ve Ülkenin mali politikasının dengeleri bozacağı düşüncesiyle yönetimde olan bir çok Maliye Bakanı teklif edilen bu kanunu gündemlerine dahi almamışlardır. 

Ayrıca, Ülkemizde faaliyet yürüten Sivil Toplum Kuruluşlarından biri olan, Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) söz konusu mağduriyet ile ilgili olarak; "İş kazası ve meslek hastalığı ve hastalık sigorta primleri Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ödendiğini, Ancak, bu süreler ne yazık ki çırakların ve staj yapan öğrencilerin emeklilik süresinde hesaba katılmadığını, Bu haksızlığın giderilmesi için çalışma başlatılmasını," Çıraklık ya da mesleki staj yapılan sürelerin emeklilik hesabında dikkate alınabilmesi için çırakların geriye dönük borçlanmasına imkan tanınması gerektiğini, nasıl ki Askerlik süresinin borçlanmasına imkan tanınıyor ise çırak ve stajyer öğrenci olarak çalışmış olanların da borçlanmasına imkan tanınması gerektiğini, Bu durumun sosyal devlet ilkesine de aykırı olduğunu ifade etmelerine rağmen gerek dönemin hükümeti ve gerekse Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından görmezden gelinmiş ve sorunun çözümüne yönelik bir çalışma dahi yapılmamıştır. Yurt dışında (Almanyada) ilk defa çalışmaya başlayarak mesleki eğitimi alan bir gurbetçimiz, ülkemize geldiğinde Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurarak, yurt dışında çalışmaya başladığı, ülkede gördüğü mesleki eğitimi sonucu o ülkenin Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarına sigorta girişinin yapıldığını, bu süreninde ülkemizdeki Sosyal Güvenlik Kurumu kayıtlarında da sigorta başlangıcı sayılmasını ve emeklilik ile ilgili hesaplamanın ona göre düzenlenmesi ile ilgili olarak Sosyal Güvenlik kurumuna başvurmuştur. 

Ancak kurum bu durumu kabul etmemiştir. Davaya bakan Ankara 5. İş Mahkemesi, sigortalılık başlangıç tarihi olarak mesleki eğitimden dolayı zorunlu prim ödemesi yapılan döneme denk gelen 18 yaşına girdiği 15 Ekim 1993 tarihinin kabul edilmesi gerektiğine hükmetmiştir. SGK’nın itirazı üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 10. Hukuk Dairesi, gurbetçiyi haksız buldu ve yerel mahkemenin kararını bozmuştur. Gurbetçinin temyiz talebi üzerine dosyaya bakan Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, yerel mahkemenin kararını onayarak içtihat niteliğinde bir karar vermiş, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararında, Almanya ile Türkiye arasında yapılan Sosyal Güvenlik Sözleşmesi’nin 29/4. maddesinde “Bir kimsenin Türk sigortasına girişinden önce bir Alman rant sigortasına girmiş olması halinde, Alman rant sigortasına girişi, Türk sigortasına giriş olarak kabul edilir” hükmünü içerdiği belirtmiştir. Yargıtay, gurbetçinin mesleki öğrenim gördüğü dönemde yatırılan zorunlu primin, sigortalılığın başlangıcı olarak kabul edilmesi gerektiğini bildirmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu gurbetçi vatandaşımızın işlemlerini kabul etmek zorunda kalmıştır. Yukarıda ifade ettiğim örnekte; Yurt dışında (Almanyada)gerek kendi vatandaşlarının ve gerekse ülkelerinde çalışmaya başlayan yabancıların görmüş oldukları mesleki eğitim kurslarını sigorta başlangıcı olarak kabul ederek, kurs gören kişilerin haklarının kayıp olmaması ve mağdur etmeyerek bir kazanım olarak görmesi o ülkenin insanlara vermiş olduğu değeri göstermektedir. Tamamen insanların kazanımlarına yönelik çalışma yapmaları o ülkenin ekonomisinin güçlenmesinde insana verdiği değerin ne kadar önemli olduğu açık açık görülmektedir. 

Yine yukarıda arz ettiğim, Sosyal Güvenlik Kanunun Madde 41. De görüleceği üzere; Er ve erbaşların silah altına alınmaları, yedek subay okulunda geçen süreler, Doktora eğitimi alın kişiler, tıpta uzmanlık için yurt içinde veya yurt dışında geçirdikleri doktora veya uzmanlık öğrenim süreleri,Sigortalı olmayan avukatların stajları, bir suçtan dolayı tutuklanan veya gözaltına alınan kişilerin tutuklu veya gözaltı süreleri, ülkede kriz dönemlerinde işvereni tarafından ücretsiz izinli sayılanlar, Hakimlerin fahri asistanlıkta geçtiği süreler vb. kişilerin bu haklardan yararlandıkları açıkça görülmektedir Söz konusu haktan yararlanan kişilerin bir çoğunun kendi menfaatlerince yürüttükleri faaliyetler nedeniyle bu haktan faydalanmaktadırlar. Ancak, Meslek Liselerine giden ve Çıraklık ve Staj eğitimi alan milyonlarca insan hem kendi hesaplarına hem de ülke ekonomisine en iyi şekilde faydalı olmak için bu eğitimi almaktadırlar. İlerleyen yıllarda söz konusu kişilerin ne kadar çok fazla üretim yaparlarsa ülkede o kadar refah ve huzurun oluşacağı bir ortam oluşacaktır. 

Üretimin ve işsizliğin olmadığı bir ülkede huzur ve refahtan bahsetmek ne kadar zor bir gerçektir. Ülkemize; son 5 yılda ülkelerindeki iç savaş sebebiyle yurtlarını terk etmek zorunda kalan yaklaşık 5 milyon insan gelmiştir. Bu insanların bakım, sağlık, eğitim vb. ihtiyaçları devletimiz tarafından karşılanmıştır. Devletimizin kayıtlarına göre bugüne kadar yaklaşık 20 milyar TL harcanmıştır. Harcanan bu miktar devletimizin Hazinesi tarafından ödenmiştir. Büyük bir Cihan devleti olan ve tüm dünyada barışın, huzurun ve insanlığın kardeşçe yaşaması için elinden gelen tüm imkanları seferber eden Türkiye Cumhuriyeti Devleti; gerek yukarıda arz ettiğim konularda ve gerekse başka konularda kendi vatandaşlarının sorunlarının çözümüne yönelik hiçbir gayret ve çaba içerisine girmeyerek gerekli yasal düzenlemeyi yapmamıştır. Devletin Maliye Bakanlığı bütçesi zarar görür endişesi ile; söz konusu sorunun çok basit bir şekilde çözüme kavuşacağı halde devletin kurumlarında görev yapan kişiler maalesef bu konuda bir çalışma başlatıp, ülke insanın sorununu çözme yönünde gayret göstermemişlerdir. Bu tür çalışmaların yapılmaması gerek şahsımı ve gerekse benim gibi düşünen milyonlarca insanı üzmektedir. Konunun buralara kadar gelmeyip, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkilileri, Sosyal Güvenlik Kurumu ve Milli Eğitim Bakanlığı ve hatta Maliye Bakanlığı ile ortaklaşa bir çalışma başlatıp bu sorunu bir günde çözüme kavuşturabileceklerini herkes bilmektedir. 

Ancak, Sosyal Güvenlik Kurumu başkanlığına yaptığımız tüm müracaatlarda bize bu konuyu TBMM nin çözebileceğini ve bu kuruma başvurmamız gerektiğini ifade etmektedirler. Yine bu konuyla ilgili olarak; TBMM de faaliyet yürüten Siyasi partilere ve bunların vekillerine konu hakkında ayrıntılı olarak bilgi vermemize rağmen ve hatta bu konu ile ilgili olarak çeşitli siyasi partiler kanun teklifleri vermelerine rağmen, konunun gündeme dahi getirilmeyerek Bütçenin açık vereceğini, hesapların tutmayacağını ve gündemiz de bu konunun olmadığını çeşitli tarihlerde Mecliste yapılar görüşmelerde ve konunun muhatabı olan Genel Müdür ve Bakan düzeyindeki kişilerin de açıklamalarında bu konuyu ifade etmişlerdir. Ben ve benim gibi milyonlarca insan söz konusu mağduriyetinin giderilmesine yönelik olarak; çeşitli tarihlerde BİMER,CİMER vb. kurumlara; mağduriyetimiz ile ilgili başvuru yapmamıza rağmen maalesef hiçbir şekilde konunun çözümüne yönelik ne bir çalışmanın başlatıldığını veya başlatılacağı hususlarında bir bilgi dahi verememişlerdir. Sadece söz konusu mağduriyet ile ilgili yazının ilgili kuruma (SGK) gönderildiğine dair bir yazı ve ilgili kurumunda yine konunun çözümüne yönelik adresinde TBMM olduğuna dair bir yazı göndererek konuyu kapatmışlardır. Sonuç olarak; Ben ve benim gibi milyonlarca Meslek Liselerine gitmiş; Çıraklık ve Staj Eğitimlerini alarak ülke ekonomisine katkı sağlamak ve ülkenin refah ve huzurunda katkıda bulunabilmek için bu faaliyetin içinde olan kişilerden birisi olarak son çarenin; Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bünyesinde faaliyet yürüten, İnsanların haklarına dayalı adalet anlayışı içinde, hukuka ve hakkaniyete uygunluk yönlerinden incelemek, araştırmak ve önerilerde bulunmak
 maksadıyla faaliyet yürüten Kamu Denetçiliği Kurumuna başvurmakta buldum. 

Yukarıda arz ettiğim konu ile ilgili olarak bir çalışma başlatılmasını; 

a. Milli Eğitim Bakanlığı kayıtlarından 1987 – 2017 yılları arasında, yıl yıl ne kadar kişinin Meslek Lisesi mezunu olduğu ve ne kadar kişinin Meslek lisesini okurken Çıraklık ve Staj Kursuna gittiği, 

b. Sosyal Güvenlik Kurumu resmi kayıtlarında ne kadar kişinin Çıraklık ve Staj eğitimi almış kişilerin olduğu, 

c. Maliye Bakanlığınca da konunun çözümüne yönelik ne kadar ek bütçenin ayrılabileceği vb. konularda 

d. Meslek lisesini okur iken çıraklık ve staj kursu esnasında stajyerlerin ölümlü yada sosyal yaşamlarını etkileyecek şekilde yaralanma ile sonuçlanan iş kazalarına maruz kalıp kalmadıklarının tespit edilip edilmediğinin.

e. Şayet İş kazalarına maruz kalan stajyer öğrenci oldu işe iş yerlerine iş güvenliği açısından soruşturma açılıp denetlenip denetlenmediğinin 

f. İş yerlerinin Stajyer ve çıraklık eğitimi alan öğrencileri branşları dışında ağır işlerde çalıştırılıp çalıştırılmadığının kamu denetçiliği adına bu görevin yerine getirilip ÇSGB görevini tamamlayıp tamamlamadığının araştırılmasını Yapılacak inceleme ve araştırma neticesinde; Çırak ve Meslek lisesi eğitimi almış bir kişi olarak Meslek Lisesinde almış olduğum eğitim döneminin sigorta başlangıç yılı sayılarak, ilk sigortalı olduğum tarih ile aradaki bu zamanın borçlanma yaparak ödeme imkanına sahip olabilme hakkına kavuşmam ile ilgili olarak gereğinin yapılmasını saygılarımla arz ederim. Çok kıymetli Kamubiz.com.biz stajmaglarını basında ve sosyal medyada gündeme getirmenizden dolayı sizlere son derece müteşekkiriz.Yüksek trajlı ulusal basının bizleri ne yazık ki bu konuda yanlız bıraktığı sizcede malumdur.TBMM Ekim ayında yeni yasama yılında açılacak olması ve biz mağdurlarında sesimizi ancak sizler aracılığı ile duyurma gayreti içerisindeyiz.Stajmagdurlarına göstermiş ve gösterecek olduğunuz ilgi ve yakın alakaya #stamagduru adına şimdiden çok çok tşk.eder çalışmalarınızda üstün başarı dileriz.

Saygılarımızla.

Staj Mağdurları/Kamubiz.com Özel Haber

YENİ FACEBOOK SAYFAMIZI TAKİP ETMEK İÇİN TIKLAYINIZ

TWİTTER'DAN TAKİP ETMEK İÇİN TIKLAYINIZ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamubiz.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
3 Yorum