Türk Eğitim-Sen Yönetici Atama Taleplerini Açıkladı
Yönetici atamalarında mülakat tamamen kaldırılmalı sadece yazılı sınav esas alınmalıdır.
Programın açılış konuşmasını Eskişehir 1 No’lu Şube Başkanı Kamuran Arıkan yaptı. Daha sonra kürsüye gelen Genel Başkan Talip Geylan, yönetici atamaları ile ilgili önemli açıklamalar yaptı. 2014 yılında Milli Eğitim Bakanlığı Teşkilat Kanunu’nun değiştirildiğine dikkat çeken Geylan, binlerce yöneticinin mülakatlar marifetiyle görevlerinden alındığını, yerlerine yeni yöneticilerin mülakatla getirildiğini söyledi. Yazılı sınavın es geçilerek, sadece sözlü mülakat ile iş başına getirilen bir kısım yöneticilerin ehliyet ve liyakatten uzak olduğuna, il milli eğitim müdürlüklerinin kurmuş olduğu mülakat komisyonlarının Allah’tan korkmadan kul hakkı yediğine dikkat çeken Geylan, o dönemde sürecin siyasi saikler, sendikal birliktelikler, ideolojiler üzerinden yürütüldüğünü kaydetti. Bunun okullarımızın kalitesine, verimliliğine, çalışma barışına olumsuz etki ettiğini söyleyen Geylan, adil bir yönetici atama sisteminin gerekliliğine işaret etti.
05.02.2021 tarihinde yeni MEB Yönetici Atama Yönetmeliği yayınlandığına dikkat çeken Geylan, geride bıraktığımız yıllardaki uygulamalarla mukayese edildiğinde, yönetmelikte olumlu düzenlemelerin hayata geçirildiğini ancak “liyakat ve adalet” ilkeleri çerçevesinde arazlı hususlar olduğunu, mülakatın kaldırılmadığını, dolayısıyla taleplerin karşılanmaması nedeniyle konuyu yargıya taşıdıklarını bildirdi. Yönetici atamalarında mülakatın tamamen kaldırılmasını sadece yazılı sınav puanının dikkate alınmasını, ancak bu şekilde adil bir yönetici atama sisteminin sağlanabileceğini, bildiren Geylan, aksi taktirde okullarımızda “yandaş uygulamaların” ve “torpilli koltuk sahiplerinin” yol açtığı tahribatın ortadan kaldırılamayacağını ifade etti. Yöneticilerin sadakat göstereceği yerin sadece devlet olması gerektiğini ancak torpille iş başına getirilenlerin bunu onlara sağlayan kişi ya da cemiyetlere sadakat gösterdiklerini de söyleyen Geylan, “Bir devlet memurunun, kamu yöneticisinin sadakat göstereceği tek yer devlettir. Devlet memuru devletin dışında kime sadakat gösteriyor ise, o kişilerin emir eri olduğu anlamına gelmektedir. Dolayısıyla bu sorunlu yapıdan kurumlarımızı kurtarmamız gerekmektedir. Bunu sağlamak içinde yapılması gereken tek husus mülakatın kaldırılarak, liyakatin ve ehliyetin esas alınmasıdır” dedi.
Paralel yapılanmaları geri püskürtmek, proje okullarını bazı grupların, yapıların, cemiyetlerin tekelinden kurtarmak devletini seven herkes için milli bir görev olmalıdır.
Proje okullarına yönetici atamalarında da liyakatsizliğin diz boyu olduğunu ifade eden Geylan, “Çünkü, ülkemizin en başarılı öğrencilerinin eğitim-öğretim gördüğü proje okullarına yönetici ve öğretmen atanırken adeta herhangi bir kriter aranmıyor! Yandaş olmanız, biat etmeniz, sendikal ve siyasi birlikteliğinizin olması yeterli! Buradaki en büyük sorun, proje okullarının MEB Yönetici Atama Yönetmeliğine tabi olmamasıdır. İşte bu nedenle Türkiye’nin en gözde okullarında en başarılı öğrenciler eğitim-öğretim görse de, bir kısım yöneticiler ehil olmayınca kalite de düşmektedir. Dolayısıyla Milli Eğitim Bakanlığı’nın daha fazla zaman kaybetmeden proje okullarına yapılacak yönetici atamaları MEB Yönetici Atama Yönetmeliği’ne tabi olmalıdır. Bu konuda paralel yapılanmaları geri püskürtmek, proje okullarını bazı grupların, yapıların, cemiyetlerin tekelinden kurtarmak devletini seven herkes için milli bir görev olmalıdır” diye konuştu.