MEB’de büyük ayrımcılık var
Eğitim İş, genel idari hizmetler, yardımcı hizmetler, teknik hizmetler ve sağlık hizmetleri sınıfında çalışan eğitim emekçilerin sorunları ile ilgili bir rapor hazırladı. Sorunlar ekonomik, özlük ve hukuki, sosyal ve örgütlenme sorunları olarak dört ana başlıkta toplandı.
Raporda, ekonomik sorunlar başlığında 666 sayılı KHK sebebiyle, her ikisi de yönetim kademesi olmasına rağmen şefler ile şube müdürleri arasında yaklaşık 3 bin TL’lik bir maaş farkı oluştuğu belirtildi. Tüm kamu personeline ödenen ek ödemenin emekli aylığına yansıtılması için gerekli yasal düzenlenmenin yapılması gerektiği açıklandı. Milli Eğitim Bakanlığı’nda sözleşmeli görev yapan personel ile aynı işi yapan kadrolu personel arasında maaş farkı olduğu ve bu farkın kaldırılması için yasal düzenleme yapılması gerektiği vurgulandı.
‘DOĞUM SONRASI İZİN 6 AYA UZATILMALI’
Görevde yükselme sınavlarında haksız ve hukuksuz şekilde uygulanan mülakat uygulamasının sonlandırılması gerektiği vurgulanan özlük ve hukuki sorunlar başlığında, kurum içinde yapılan sınavlardan ücret alınmaması gerektiği belirtildi. Raporda, “Doğum sonrası izin bitiminde süt izni kullanmaya başlayan kadın memurların bebeklerini emzirme süresi yeterli gelmemektedir. Doğum sonrası ücretli iznin 6 aya kadar uzatılması, doğum sonrası 6 ayın bitiminden itibaren 1 yaşına kadar günlük 2 saat, bir yaşından sonra 6 ay süre ile günlük bir buçuk saat süt izni verilmeli” denildi.
Sosyal sorunlar başlığında ise, eğitim ve bilim çalışanlarının otobüs, tren, uçak ve benzeri toplu taşıma araçlarından indirimli olarak faydalanması talep edildi. Eğitim çalışanlarının fiziki çalışma koşullarının iyileştirilmesi gerektiği dile getirilen raporda, “Resmi araç kullanan ve her gün sayısız kez trafiğe çıkan şoför arkadaşlarımıza idarelerce ferdi kaza sigortası yapılmalı ve okul veya kurumlarda hizmetliler için oda tahsis edilmeli. Eğitim öğretim hizmetleri sınıfı dışında görev yapan eğitim çalışanlarına dinlenme kampları ve sosyal tesislerden eşit şartlarda faydalanmalı” ifadeleri kullanıldı.
Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay rapor değerlendirmesinde şunları belirtti: “Eğitim, onu var eden tüm özneleriyle bir bütündür. Bu gerçekten yola çıkarak eğitimi ve eğitim emekçilerinin sorunlarını bir bütün olarak değerlendiren Eğitim-İş, sadece öğretmenler için emek mücadelesi verip yanı başındaki eğitim emekçisinin sorunlarını göz ardı eden bir sendika değildir. Hazırlanan bu kapsamlı rapor, öğretmen ve akademisyenler dışındaki eğitim emekçilerinin sorunlarına ayrıntılı bir tanı koyarken çözüm yollarını da sunmaktadır.”
birgün