MEB bu sene yenilenen müfredatı 1,5 ve 9.siniflarda uygulamaya koyarak bu ay sonuna kadar bütün paydaşlardan alınan geri dönütlere göre değerlendirme yapılacağını söylemişti.Özelikle bunu 1.siniflarda paydaşlarin çoğunluğunun isteği üzerine el yazısından düz yazıya geri dönme kararı alarak gosterdi.Bu konunun dönütlerini de sahada, hem veli,hem öğretmen, hem de öğrenciden olumlu şekilde alıyoruz.
Muhakkak ki bakanlikda bu dönütten memnun kalınmasıni ne kadar yerinde karar olduğunu bizlere göstermiş olacaktır. Umarım bütün sınıflarda da aynı memnuniyetin olmasıdır. Dolayısıyla gelecek yıl, bütün kademelerdeki sınıflarda tamamen geçilmesi olumlu dönütlerin alınmasıyla birlikte gerçekleşecektir.Böylece yeni müfredatla birlikte hedeflenen istikrar, güçlü, yenilikçi bir anlayış eğitim sistemine entegre edilmiş olacaktır.
Yeni müfredat ne getiriyor peki diye sorarsak;derslerden bazı ünite ve konularının yerinin değiştirilmesi, derslere ait kazanımların sadeleştirilmesi,ihtiyaç duyulmayan bilgilerin öğrenciye yüklenmesinden çok kendisine lazım olan bilgilerin hayatla ilişkilendirilmesine özen gösterilmesini getiriyor .
Gelelim bu yeni müfredatin uygulamasindaki fiziki sosyal ve teknik altyapının olması müfredatin degişmesini anlamlı hale getirecektir.Yoksa yine eksik ve yarım kalacaktır. Bakanlığımızında bu durumun farkında olarak adımlar atmaktadır. 2019 kadar tek zamanlı egitime geçilmesi, seçmeli derslerin getirilmesine bağlı destekleme ve yetistirme kurslarının açılması, teog sınavının kaldırılıp adrese dayalı kayıt yapılması yine ilkokularda her dersin anlasilmasinin temeli olan Türkçe ve Matematiğin İYEP adı altında kurs verilmesi gibi. İste bütün bunlar bizlere egitimde fiziki ve sosyal değişimin gerekli oldugunun görülmesidir.
Tam da burada teknik detaylar ortaya çıkıyor.Ne gibi misal ilkokularda ders saatinin kurslarında verilmesiyle günlük 8 saate çıkması çocuğun gelişim dönemi itibariylede olumsuz etkileyecektir.Ya da ikili ögretimlerde bu kursun ister istemez geçiş sürecinde hafta sonu verilmesi böylecede yine çocuğun haftanın 7 gününü okulda geçirmesi neredeyse okuldan sogumasina sebebiyet vereceği aşinadir.Zaten bunu ortaokullarda ve liselerde geri dönütlerden alabiliyoruz. Yine burada öğrencilerin ailesiyle ve arkadaşlarıyla sosyalleşmesini zaman yönünden kisitlamis oluyoruz.Buda bize mutsuz ve toplumdan bihaber bireyler yetişmesine zemin hazırlamış oluyor.İnsallah iyi bir zaman ve teknik planlamayla hem derslerimizi,hem kurslarimizı verelim. Hemde kültürel değerlerini öğrenmede ve yaşamasinda kendisine ait olan zamani ayiralim. Yoksa hersey yine eskisi gibi kalacaktır.