Bilindiği gibi, geçtiğimiz günlerde basın yayın kuruluşları sağlık çalışanlarının maaşlarına % 100 zam yapılacağını “SAĞLIK ÇALIŞANLARINA MÜJDE” başlığı ile duyurmuştu. Uzun süre kamuoyunun gündemini işgal eden bu haberlerin ardından Sağlık Bakanlığı bir düzenleme yaptı.
Bakanlığın yaptığı düzenleme 24 Mart 2020 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi. Söz konusu düzenleme ile 1 Mart’tan itibaren sağlık personeline yapılacak ek ödemelerin 3 aylık zaman dilimi için geçerli olacağı ve sağlık çalışanlarına uygulanan puanlara göre ve görev yaptıkları birime göre farklı oranları ihtiva edeceği ortaya çıktı.
Söz konusu ek ödeme düzenlemesinin kamuoyu tarafından maaşlara % 100 oranında bir artış olarak algılanmış olması oldukça manidardır. Bu süreçte sağlık çalışanları ek ödeme düzenlemesinin maaşlara ilave bir artış getirmediğini üç aylık bir süreyi kapsadığını ve basında ifade edilen rakamlar nispetinde olmadığını anlatmakta güçlük çekmiştir. En yakınında bulunan eşini dahi ikna etmekte zorlanmış ve zor durumda bırakılmıştır.
Sağlık Bakanlığı bünyesinde bulunan tüm kurum ve kuruluşlarda görev yapan personelin yararlandırılabileceği beklentisi boşa çıktı. Bakanlığa bağlı merkez teşkilatları ile taşra teşkilatlarının il ve ilçe sağlık müdürlüğü, Toplum Sağlığı merkezlerinin ve hastanelerin Genel İdare Hizmetleri (Memur, Hizmetli, Şöför vs.) Sınıfında görev yapan personel kapsam dışında tutuldu. Oysa söz konusu sağlık bakanlığına bağlı kuruluşlarda görev yapan personel her ne kadar doğrudan Korona virüs taşıyıcılarına sağlık hizmeti sunmuyor olsalar da, söz konusu hizmeti veren personele ve hastanelere lojistik destek sağlamaktadır. Bu süreçte Sağlık Bakanlığına bağlı kurum ve kuruluşların yürütmekte olduğu sağlık hizmeti, söz konusu virüsün bertaraf edilmesine yöneliktir. Bu yönde geliştirilen politikaların gerçekleştirilmesi için tüm sağlık personeli özveri ile görevini sürdürmekte olduğu bilinmektedir.
Düzenlemenin Sağlık Bakanlığı personeli arasında getirdiği ayırımın yanında döner sermaye ek ödemesinin dağıtılmasının öngörüldüğü personel arasında da uçuruma varan farklı tutarlarda yapılan ödemelerle ayırım gün yüzüne çıkmıştır. Aynı hastane ortamında görev yapan personel arasında yapılan adaletsizliği gören bir çok hekim, kendilerine yapılan ödemenin bir kısmını ödeme yapılmayan personele dağıtmaları ders alınacak nitelikte anlamlı bir jest olmuştur.
Hekimlerin personele yapmış olduğu ek ödeme jesti sağlık Bakanlığının Ek Ödemelerin personele yüzde yüz tavandan ödeneği sözünü verirken yanlış hesap yaptığının tasdikidir.
Her düzenlemede sağlık çalışanlarına pembe bir tablo ortaya koyan MALUM SEN’in (Sarı Sendika) yapılan düzenleme neticesinde yaptığı basın açıklamasında ÜÇ AYLIK SÜRE İÇİNDE ALINACAK MAKSİMUM ÖDEME TUTARlarının Lisans mezunu hemşire, ebe, sağlık memuru için 1000-2.100 TL arasında, Birinci basamak sağlık müdürlüğü çalışanları için 1000-2.100 TL arasında, Genel idare hizmetleri sınıfında çalışanlar: 500-600 TL arasında olacağı ifade edilmişti.
Bu tür açıklamalarla bir yandan sağlık çalışanları, bir yandan da kamu oyu yanıltılmıştır. Aldığımız bilgiler çerçevesinde 2 TL, 5 TL gibi komik ve bir o kadar da düşündürücü rakamları bordrolarında gören sağlık çalışanları hayal kırıklığına uğramıştır.
Sağlık Bakanlığı bu süreçte çalışanlarına sahip çıkmalı, personeli arasında ayırım yapmamalıdır. Sağlık personeline vermiş olduğu sözü tutmalıdır. Bakanlığın avukatlığına soyunan bir takım çevreler ise, bu tür hassas konularda biraz daha itidalli davranmalı ve sağlık çalışanlarının onuru ile oynamamalıdır.
Türk Sağlık Sen olarak temennimiz, sağlık bakanlığının belirlediği politikaları harfiyen yerine getiren, özveri ile sağlık hizmetini sunan, bu süreçte ailesinden, çoluk çocuğundan ve sosyal çevresinden uzak kalmış sağlık çalışanlarının moral ve motivasyonuna olumsuz etki edecek uygulamalardan uzak durulmasıdır. Öte yandan, ek ödeme düzenlemesi ile yapılan ayırımın ve adaletsizliğin telafi edilmesi için bir an önce TÜM PERSONELİ KAPSAYACAK ŞEKİLDE SABİT EK ÖDEMELERE YÜZDE YÜZ ARTIRIM YAPILMASINI SAĞLAYACAKN Ek Gösterge düzenlemesinin hayata geçirilmesi isabetli bir yaklaşım olacağı gibi mağduriyetleri de kökten çözecektir.