Mayıs ayında kurulan Olağanüstü Hal (OHAL) İnceleme Komisyonu, meslekten ihraç edilenler, bursu kesilen öğrenciler, rütbeleri alınan emekli güvenlik personeli ve kapatılan kurum ile kuruluşlara ilişkin ilk kararlarını önümüzdeki hafta açıklayacak.i
Alınacak kararlarda hangi kriterlerin etkili olacağı özellikle ihraç edilen kamu görevlileri arasında en çok tartışılan ve merakla beklenen konu. Bu konuda yargı, farklı bölgelerde yapılan beş ayrı toplantıda, FETÖ'nün davalarında görüş birliği oluşturdu. İstinaf mahkemeleri ve Yargıtay üyelerinin katıldığı toplantılarda sanığın, terör örgütü ile ilişkisi için 4 aşamalı kriterler belirlendi. Bu kriterler:ii
1- İlk aşamada sanığın, MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın ifadeye çağrıldığı 7 Şubat 2012'den sonra FETÖ'nün devlete karşı bir yapılanma olduğunu anlayıp anlamadığı önem taşıyacak.
2- Sanığın, örgütün 17/25 Aralık yargı darbesi sürecini nasıl "okuduğu"na bakılacak. Bank Asya'ya terör örgütü elebaşının çağrıları doğrultusunda para yatırıp yatırmadığı, örgütle bağını koparıp koparmadığı değerlendirilecek.
3-FETÖ'yü, "halkın huzurunu ve ulusal güvenliğini tehdit eden yapılanma" olarak tanımlayan 26 Şubat 2016 tarihli Milli Güvenlik Kurulu toplantısı sonrası devlet görevlilerinin FETÖ ile bağlarını kesmemiş olmasının kabul edilemeyeceğini benimsedi.
4-Özellikle asker sanıklar için, sanığın 15 Temmuz akşamındaki tutumunun iyi izlenmesi gerektiğine vurgu yapıldı. Halk dışarıda "darbe oldu" derken darbecinin "terörle mücadele harekâtı yapıyoruz" demesinin kabul edilemez olduğunun altı çizildi.
İhraç edilen bir başka grup kamu görevlisi de terör örgütlerine veya Milli Güvenlik Kurulunca Devletin milli güvenliğine karşı faaliyette bulunduğuna karar verilen yapı, oluşum veya gruplara üyeliği, mensubiyeti veya iltisakı yahut bunlarla irtibatı olmaları iddiasıyla ihraç edilenler. Bunlar için de daha önce de basında yer alan bazı kriterler şu şekildeydi:iii
1) MİT ve emniyet raporlarında ismi geçenler.
2) Sosyal medya hesaplarında PKK lehine paylaşımlarda bulunup güvenlik güçlerini hedef alanlar.
3) Sosyal çevre araştırması neticesinde elde edilen veriler.
4) Terör örgütü PKK'ya yönelik operasyonlarda teknik takibe takılanlar.
5) DBP'li belediyelerle birlikte düzenledikleri piknik ve gezi organizasyonlarında çocukların kandırılıp dağa götürülmesine zemin hazırlayanlar.
6) Terör örgütüne yakın kültür ve gençlik merkezleri ile derneklerde gönüllü olarak çalışanlar.
7) Okulların ilk açılış haftasında Kandil'in çağrısı doğrultusunda öğrenci ve velilerini dersleri boykot etmeye teşvik edenler.
8) 50 kişinin hayatını kaybettiği 6-7 Ekim Kobani eylemlerine katılanlar.
9) Öğrencileri de yanlarına alarak PKK bağlantılı gösterilere öncülük edenler.
10) Polis ile askerin taş ve sopalarla hedef alındığı protesto gösterileri sırasında kameralara yakalanan ya da gözaltına alınıp hakkında tutanak hazırlananlar.
11) Terör örgütü üyeliğinden hakkında dava açılanlar.
12) Kurum içi soruşturmalarda müfettişlerin tespitleri doğrultusunda uyarı ve kınama cezası alanlar.
13) Okulda PKK propagandası yapıp öğrencileri örgütün paravan merkezlerine götürenler.
14) Öğrenci velilerinin bizzat şikâyet ettiği isimler.
15) 'Leonardo Da Vinci Mesleki Eğitim Programı' kapsamında seçilen öğrencilerle birlikte Avrupa'daki PKK bürolarını ziyaret edenler.
Her iki nedenle de ihraç edilmiş olanlar için ilk olarak 1 Eylül 2016 tarihli 673 sayılı KHK’den başlanarak kararlar açıklanacak. Kararların açıklanması sonrasında lehine karar verilen kamu görevlileri kurumlarına gönderilen birer yazıyla göreve başlayacak, aleyhine karar verilenler için de idari yargı yolu açılacaktır.
Sıralanan kriterlerin hukuksal olup olmadığıyla ilgili verilecek kararların denetleneceği yer idari yargı ve sonrasında Anayasa Mahkemesi ve son olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesidir.
Biz, normal siyasal koşullar değişmeden, ihraç edilen kamu görevlilerinden az bir bölümünün OHAL İnceleme Komisyonu tarafından göreve iade edileceğini düşünüyoruz. Sonrasında ise bu kamu görevlilerini uzun bir idari-Anayasal ve uluslararası yargı süreci beklemektedir.