Tarihin akışını değiştiren nice şanlı zaferler vardır. Çanakkale zaferi de bunlardan biridir. Yüreği sarsılmaz bir imanla ve vatan aşkıyla çarpanların, hayâsızca bir işgale gövdesini siper ettiği yerdir Çanakkale.
Çanakkale Zaferi, Birinci Dünya Savaşında kahraman askerlerimizin, cihanı hayrete düşüren bir iman ve kahramanlık destanıdır.
Mehmetçiğin “Ölürsem şehit, kalırsam gazi” parolasıyla istiklali ve istikbali uğruna toprağa düştüğü, enginlere sığmayıp taşan bir milletin yeniden var oluş destanı yazdığı yerdir Çanakkale.
“Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani, tâuna da züldür bu rezil istilâ!”
Satırlarında ifadesini bulan şekli ile rezil bir istilaya uğrayarak; vatanı, bayrağı, dini, bütün değerleri ile yok edilmek istenen Aziz Türk Milletinin destansı kahramanlık destanıdır Çanakkale...
Bu destan, bir iman-küfür mücadelesinde; bir milletin yeniden şahlanışı, verdiği var oluş mücadelesi ile küresel eşkıyalara dur diyerek, evdeki hesaplarını bozarak, mazlum ve mağdur milletlere örnek olduğu yerdir Çanakkale.
Bu destan, vatanın ve milletin, bekası ve mutluluğu için canlarını feda edecek kadar benliklerinden vazgeçmiş yüz binlerce milli kahramanın, ilahi bir mücadele gücü ile Türk milletini yüceltme ülküsünün, ihtişamlı ve mukaddes bir hatırasıdır.
Bu destan, yalnızca bir askeri başarı değil, izzeti nefsi ve haysiyeti ile oynanmak istenen büyük Türk milletinin topyekûn ayağa kalktığı, verdiği var oluş mücadelesi ile bir diriliş ve yükseliş abidesidir.
Bu destan, Yüce Rabbimizin (c.c.) "Sizinle savaşanlara karşı Allah yolunda siz de savaşın"(1) emrine uyarak, cepheye atılan kahraman askerimizin canlarıyla, kanlarıyla yazdıkları destansı bir zaferdir.
Bu zafer, Allah’ın (c.c.) “Ey mü'minler, bir savaş birliği ile karşılaştığınızda direniniz, Allah'ı çok anınız ki, başarıya eresiniz.” (2) Enfal Suresindeki müjdesine mazhar olan, Mehmetçiğin cihat yolundaki azim ve gayretinin, destanlaştığı zaferdir.
Bu zafer, savaşta gözlerini kaybeden Mehmet’in komutanına verdiği cevapta; “Üzgün değilim, gözlerim görürken vazifemi yaptım, gözlerim göreceğini gördü” diyen ve Hz. Peygamber’in ““İki göz var ki ateş onlara değmeyecek; Allah’ın azabından korkarak ağlayan göz ve Allah yolunda nöbet bekleyen göz.” (3) Müjdesine nail olan Mehmetlerin kazandığı zaferdir.
Bu zafer, komutanının “ben size ölmeyi emrediyorum” deyişine itaat eden, Allah’ın (c.c.) “Allah yolunda öldürülenlere sakın "ölüler" demeyin. Tersine onlar diridirler, ama siz farkında değilsiniz.”(4) ayeti kerimesi ile müjdelenen, Mehmetlerin, kanlarıyla yazdığı, bizlere bir vatan, bir bayrak, bir istiklal bırakmak için hiç düşünmeden, ölüme, gül bahçesine girer gibi gülümseyerek koşanların, kanlarıyla yazdığı bir zaferdir.
Bu zafer, 105 yıl önce iman kurşunun, havada küfür kurşunuyla çarpışarak, vatanın bağrına saplanmasına geçit vermeyen mücadele azmi, bugün de mana derinliğinden bir şey kaybetmediğimizi anlama ve yarına umutla bakmamıza vesile olan zaferdir Çanakkale…
Bir asır evvel denedikleri gibi, bugün de heva ve heveslerinin girdabında, çıkarları ekseninde, saldırganlaşan küresel eşkıyaların sınır ötesi ve çıkarlarını müstevlilerin emelleri ile tevhid eden bedhahların tuzakları ve saldırıları, aynı duygu ve teslimiyetin ulviliği içerisinde, aziz şehitlerimizin canları ve kanlarıyla, bugün idrak ettiğimiz Çanakkale'nin manevi havasında boğulmuştur…
Küresel eşkıyaların ve çıkarlarını müstevlilerin emelleriyle tevhid edenlerin tuzak ve her tür saldırılarının yarında devam edeceğinin farkındalığı içerisinde; “Çanakkale Ruhunu” yaşadığımız ve yaşattığımız, istikbalimizin teminatı olan neslimize doğru modellerle aktardığımız müddetçe ulaşamayacağımız hiçbir hedef, başaramayacağımız hiçbir iş, üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir sorun kalmayacaktır.
Bu duygularla, şahsım ve Eğitimde Kaliteyi Geliştirme Derneği adına, 99. yıldönümünü idrak ettiğimiz İstiklal Marşının kabulü ve 105. yıldönümünü kutlayacağımız Çanakkale Zaferi münasebetiyle, milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy’u ve istiklal ve istikbal mücadelemiz sürecinde günümüze uzanan bütün şehit ve gazilerimizi rahmetle, yaşayan gazilerimizi minnetle anıyoruz.
------------------------------------------
1- Bakara, 190.
2- Enfal , 45
3- Tırmizi/Fedail’l cihad-1639-
4- Bakara, 154.