Üzerimize sinen bemiks kokularını sevdik.. uykusuz kaldık.. kendi ailemizi .. çocuğumuzu unuttuk ama 101 nolu numaradaki hastanın kullandığı ilaçlarını, kronik hastalarını unutmadık.. yoğun mesai saatleri içinde yemek yemeyi unuttuk ama önce hastamızın açlığını tokluğunu sorguladık.. Bir bardak su içmedik ama hastamızın sıvı alımını takip ettik .. Ne kutsal bir meslek .. bunların hepsini de severek yaptık, yapıyoruz.. Bir hastanın yüzündeki tebessüm olmayı sevdik, seviyoruz ..
"Eline sağlık " bu iki kelimeyi duyduğumuzda birden yok olan yorgunluğumuzu sevdik ..
Anlat anlat bitmez fedakarlıkların içinde hatırlayalım istiyorum ülkemizde yaşanan üzücü deprem afetinde canını hiçe sayarak o koridorda koşturan Şeyma hemşire.. ah ne büyük fedakarlık.. hayatta tutmak için yeni doğan yoğun bakımdaki bebek kabinlerine sımsıkı sarılan hemşireleri hatırlayalım belki kendi çocuklarına sarılamadılar..
Bir yoğun bakımda çalışan Hemşire arkadaşlarımızın o muhteşem çabasını bir görün istiyorum , hiç tanımadığı birinin her türlü ihtiyacını severek karşılamak ne büyük bir doyum..
İşin tozpembe kısmını gördüysek acı gerçeklerden bahsetmek isterim ..
Hastaların ilk karşılaştığı o beyaz melek dedikleri hemşireler biziz.. Her fırsatta diğer sağlıkçı arkadaşlarımız gibi sözlü/fiziksel şiddete uğrayan hemşireler biziz.. mali ve özlük haklarına hâlâ kavuşamamış ama işine dört kolla sarılan hemşireler biziz..
Bambaşka bir boyut olan Asm Grup Elemanı olarak çalışan Hemşire arkadaşlarım ah benim balli lokmalarım halimiz içler acısı diyorum ne yazsak ne anlatsak yetersiz kalacak inanıyorum arkadaşım hakettiğimizi alacağız o okulu okuduğumuz için pişman olmayacağız, formamızın beyazını seveceğiz .. Ne formamız kirlenecek ne bu olumsuzluklarla umutlarımız kirlenecek .. Hem hikaye olacağız hem hikaye yazacağız binlerce hastanın hikayesine kahraman olmaya devam edeceğiz..
Çok daha güzel şartlarda mesleğimizi icra edebilmenin umuduyla güzel günler görelim diyorum