Bir eğitim sisteminin başarısı, öğrenci başarısına ve öğrenmeye ilişkin hedeflerin gerçekleşmesiyle doğrudan ilişkilidir. Öğrenme ve öğrenci başarısı da, içerisinde pek çok faktörün bulunduğu bir öğrenme ekosistemi içerisinde gerçekleşir. Bu faktörlerden bazıları öğrenmeyi destekleyen ev ortamı, sosyoekonomik arka plan, okul kaynakları, akademik başarıya verilen önem, ebeveynlerin okula yönelik algıları, okul disiplini ve güvenliği, öğretmen ve öğrenci özellikleri gibi faktörlerdir.
Yukarıda sıraladığımız bütün bu faktörler ölçülebilir ve değerlendirilebilir faktörlerdir. Sözgelimi, öğrenmeyi destekleyen ev ortamı denilince; öğrencilerin evdeki öğrenme ve eğitim kaynakları, erken okuma-yazma ve sayısal becerilerin gelişimi ile okula başlarken okuma-yazma ve sayısal işlemlere hazır olma durumu gibi unsurların ön plana çıktığı bilinir. Ya da sosyoekonomik arka plan denildiğinde, öğrencinin ebeveynlerinin ekonomik ve sosyal durumu, hane halkı geliri, eğitim durumu, eğitim kaynaklarına ulaşım gibi birçok unsur anlaşılır.
Bu bağlamda, eğitim sisteminin toplumsal yararı en fazla sağlayabilen ilkeleri hayata geçirmesi gereklidir. Bu da, bir ülkenin, eğitime ilişkin yaklaşımlardan hangisini tercih ettiğine bağlıdır.
Eğitime ilişkin anlayışlar konusunda iki temel yaklaşımın olduğu bilinmektedir. Bunlardan birincisi, ‘toplumcu’, diğeri ise ‘faydacı’ yaklaşımdır. Toplumcu yaklaşım; bireyin özgürleşmesine, bütün potansiyellerini açığa çıkarmasına, yetenekleri doğrultusunda eğitim almasına ve bunun gerçekleşmesi için devletin, eğitim hizmetlerini herkese parasız ve eşit sunmasına dayanır. Faydacı yaklaşım ise eğitimi, piyasadaki diğer mal ve hizmetler gibi, ilgili dönemdeki zorunlu eğitim anlayışının dışındaki eğitim hizmetlerinden, parası olanın yararlandığı, olmayanın yararlanamadığı fayda/maliyet ölçeğini savunan anlayışa dayanır.
Eğitimin, bireysel faydasının yanında toplumsal işlevlerinin de olduğu, hatta toplumsal işlevlerinin daha ön plana çıkması gerektiği, toplumun geleceği açısından oldukça önemlidir. Eğitim bir yandan, bireyin toplumsallaşmasını sağlarken, bir yandan da bireyin edindiği donanımla, toplumun yeniden üretimini sağlar.
Bir ülkede eğitim sisteminden bütün vatandaşların eşit ve parasız bir şekilde yararlanması, bölgesel eşitsizliklerin olmaması veya asgari seviyeye indirilmesi, dezavantajlı bölgelere daha fazla eğitim yatırımı yapılması, eğitim bütçesinden, okullara adaletli ödenek dağıtımı, personel dağılımının adaletli yapılması, o ülkede eğitimde adaletsizliklerin ortadan kaldırılması için en başta yapılması gereken çalışmalardır.
Eğitimde adalet ve fırsat eşitliğinin sağlanması anlamında Türkiye eğitim sisteminin iyi bir noktada olduğu söylenemez. Bu durum uluslararası değerlendirme ölçekleri olan PISA (Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı) ve TIMSS (Uluslararası Matematik ve Fen Eğilimleri Araştırması) sonuçlarının analizinde son derece net bir şekilde görülmektedir.
TIMSS-2019 sonuçlarına göre (bu değerlendirme pandemi döneminden önce yapılmıştır ve pandemi döneminde adaletsizliklerin daha da arttığı kolayca tahmin edilebilir.); Türkiye’nin matematik ve fen bilimleri başarı düzeyindetüm coğrafi bölgelerde genel bir iyileşme gerçekleşmesine rağmen bölgeler arası farklılıkların devam ettiği görülmektedir.
Bölgelere Göre Türkiye’nin Matematik Ortalama Başarı Puanlarındaki Değişim
BÖLGE ADI 4.sınıf 8.sınıf
2015 2019 2015 2019
DOĞU MARMARA 510 560 456 511
EGE 519 551 461 505
BATI ANADOLU 519 548 469 506
DOĞU KARADENİZ 500 547 460 491
ORTA ANADOLU 501 544 487 501
İSTANBUL 497 540 468 498
AKDENİZ 489 519 487 496
BATI MARMARA 514 514 493 490
BATI KARADENİZ 530 511 493 481
ORTADOĞU ANADOLU 473 496 416 476
KUZEYDOĞU ANADOLU 459 486 465 476
GÜNEYDOĞU ANADOLU 437 477 436 462
TIMSS 2019’da matematik ve fen bilimlerinde 4. sınıf ve 8. sınıf düzeylerinde en başarılı bölge Doğu Marmara’dır. Güneydoğu Anadolu bölgesi ise en düşük ortalamaya sahip bölgedir.TIMSS 2015 sonuçlarına kıyasla TIMSS 2019’da Batı Karadeniz hariç tüm bölgelerde 4. sınıf ve 8. sınıf düzeylerinde matematikteki ortalama başarı puanı artmıştır. Batı Karadeniz bölgesinde matematik başarı puanı önceki TIMSSsonuçlarına kıyasla 4. sınıfta 19 puan, 8. sınıfta 3puan daha düşüktür.
Matematik başarısındaki bu bölgelerarası eşitsizlik, fen bilimlerinde de benzer şekildedir. Fen bilimlerine ait tablo da aşağıdaki şekildedir;
BÖLGE ADI 4.sınıf 8.sınıf
2015 2019 2015 2019
DOĞU MARMARA 509 563 496 530
EGE 515 556 499 526
BATI ANADOLU 510 555 505 527
DOĞU KARADENİZ 500 550 495 528
ORTA ANADOLU 497 551 520 514
İSTANBUL 498 545 501 521
AKDENİZ 489 524 520 517
BATI MARMARA 518 531 526 526
BATI KARADENİZ 524 525 525 511
ORTADOĞU ANADOLU 470 497 456 499
KUZEYDOĞU ANADOLU 457 495 502 497
GÜNEYDOĞU ANADOLU 438 476 468 479
Fen bilimlerinde ortalama başarı puanı TIMSS 2015 sonuçlarına kıyasla TIMSS 2019’da 4. sınıf düzeyinde tüm bölgelerde artmıştır. 8. sınıf düzeyinde fen bilimlerinde ortalama başarı puanı ise dört bölge hariç diğer bölgelerde artmıştır. TIMSS 2015 sonuçlarına kıyasla 8. sınıf fen bilimleri başarı puanları Batı Karadeniz’de 14 puan, Orta Anadolu’da 6 puan, Kuzeydoğu Anadolu’da 5 puan ve Akdeniz bölgesinde 3 puan daha düşüktür.
Hem matematik hem de fen bilimlerindeki sonuçlara bir bütün olarak bakıldığında, her iki sınıf düzeyinde de en başarılı öğrencilerin olduğubölge Doğu Marmara iken en düşük ortalamaya sahip olanlar Güneydoğu Anadolu bölgesindeki öğrencilerdir. Bu iki bölgedeki öğrenciler arasındaki başarı farkı en çok 4. sınıfta belirginleşmektedir. TIMSS 2019 uygulamasında Doğu Marmara bölgesinde eğitim gören 4. sınıf öğrencileri, Güneydoğu Anadolu’daki öğrencilere kıyasla matematikte 83 puan, fen bilimlerinde ise 87 puan daha yüksek bir başarı göstermiştir.
Bu adaletsizlik ve eşitsizliklerin önlenmesi ve giderilmesi için farklı destek mekanizmalarının hayata geçirilmesine ihtiyaç vardır. Bu mekanizmalar, başta dezavantajlı bölgelerde bulunan okullara kaynak ve materyal aktarımı, okul fiziki yapılarının yeniden düzenlenmesi, öğretmen ve diğer personel açıklarının kapatılması, özellikle ücretli öğretmenliğin kaldırılması, öğrenci velilerine doğrudan gelir desteği, ev ortamını zenginleştirici materyal destekleri ve velilere farkındalık kazandıran çeşitli eğitimler olabilir.
Asıl köklü çözüm olan ‘Toplumcu eğitim’ sisteminin hâkim olacağı bir siyasal iklimi hedefleyen bütün emek ve demokrasi güçlerinin, bu hedef doğrultusunda mücadele ederken, güncel eğitim tartışmalarını da es geçmeden bugünden yarına, ezilenler ve emekçilerden yana günlük hak mücadelelerini de gerçekleştirmesidir.
Kaynaklar
Türkiye’nin TIMMS 2019 Performansı Üzerine Değerlendirme ve Öneriler-TEDMEM