Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okul ve kurumlara yönetici görevlendirilmesi, geçmişten bu yana çokça tartışılan konuların başında gelir. Biz de birçok yazımızda bu konuyu değişik boyutlarıyla gündeme getirmiştik.
Bu yazımızda da Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumlarına Yönetici Görevlendirme Yönetmeliği geneli tartışma dışı bırakılmak üzere, son iki yıldır yapılan atamalarda olumlu bulduğumuz bir düzenlemeyi gündeme getirmek istiyoruz.
Yönetmeliğin, “Yönetici görevlendirmede esas alınacak hususlar” başlıklı bölümünde yer alan 39.maddede, kadın yönetici adayları lehine düzenlenen pozitif ayrımcılık, gerçekten kariyer yapmak isteyen öğretmenler açısından olumlu bir düzenleme olmuştur. Bu maddenin ilgili fıkralarında;
-Öğrencilerinin tamamı kız olan eğitim kurumlarının müdürleri ile bu kurumlar ve yatılı kız öğrencisi bulunan eğitim kurumlarının müdür yardımcılarından en az biri kadın adaylar arasından görevlendirilir.
-Karma eğitim yapılan ve müdür yardımcısı sayısı üç ve daha fazla olan eğitim kurumlarının müdür yardımcılarından en az biri kadın adaylar arasından görevlendirilir.
-Bu maddenin beşinci ve altıncı fıkralarında belirtilen niteliklerde yeterli sayıda aday bulunmaması hâlinde, erkek öğretmenler arasından da görevlendirme yapılabilir, şeklinde düzenlemelere yer verilmiştir.
Bu maddelere göre; öğrencilerinin tamamı kız olan, pansiyonlu veya yatılı bölümü olan, ayrıca karma olduğu halde müdür yardımcısı üç ve daha fazla olan eğitim kurumlarına yapılacak müdür yardımcısı atamalarında en az birinin kadım öğretmenlerden seçilmesi gerekiyor.
Bir karşılaştırma yapma açısından 2018 rakamlarına bakıldığında kadın öğretmenlerin Japonya hariç birçok ülkede çoğunluğu oluşturduğu görülmektedir. OECD ülkeleri ortalamasında kadın öğretmen oranı %68,3, okul müdürü oranı ise %47,0’dir. Türkiye’de ise öğretmenlerin %55,8’i kadınken, okul müdürlerinin sadece %7,2’si kadındır. Üstelik bu oranların sırasıyla 2008’de %52 ve %8,8 oranları ile karşılaştırdığımızda, 2018’de Türkiye’de kadın öğretmen oranının arttığı, kadın okul müdürü oranının ise azaldığı görülmektedir. Bu sonuçların, kadın öğretmenlerin toplumsal koşullar nedeniyle eğitim yöneticiliği yapamaması ve yönetici seçme-atama süreçleriyle ilgili olduğu da söylenebilir.
Bu anlamda Milli Eğitim Bakanlığının kadın öğretmenler lehine yaptığı bu düzenleme kadın öğretmenlere pozitif ayrımcılık yapma anlamında olumlu bir adım olmuştur. Şimdi yapılması gereken, müdür yardımcılığı konusunda yapılan ve uygulanan bu düzenlemenin okul-kurum müdürlüğü kadrosu için de yapılmasıdır.