Marksist tarihçiler, tarihsel süreci ilkel toplum, köleci toplum, feodal toplum, kapitalist toplum, sosyalist toplum ve komünist toplum olarak kademelendirirken; liberal tarihçiler avcı toplumu, tarım toplumu, endüstri toplumu, bilgi toplumu ve süper akıllı toplum olarak kademelendirir.
Bu kademelendirme içinde endüstri toplumu da çeşitli dönemlendirmelere tabi tutulur. Endüstri 1.0 buharlı makinelerin icadıyla açılan dönemi, entüstri 2.0 elektriğin sanayiye entegre edilmesiyle gelişen dönemi, entüstri 3.0 bilgisayar ve bilgi teknolojisinin hakim olduğu dönemi ve entüstri 4.0 da dijitalleşme ve otomasyon dönemini anlatır.
Bu dönemlerdeki gelişmeler de tarihin bütün dönemlerinde olduğu gibi eğitimi ve eğitim sistemlerini de etkilemektedir. Özellikle kapitalist üretim tarzıyla birlikte eğitimin değişen işlevleri arasına emeğin yeniden üretimi ve toplumun hakim ideolojisinin sürdürülmesi gibi işlevlerin eklenmesiyle üretim tarzı-eğitim sistemi ilişkisinin birbirine koşut ve atbaşı gitmesi gerekliliği ortaya çıkmıştır.
Bu nedenle eğitimi de, endüstri toplumunda yapılan kademelendirme gibi çeşitli kademelere ayırmak gerekir. Bu anlamda;
Eğitim 1.0; Tarım toplumunun ihtiyaçlarına cevap verecek nitelikte eğitimlerin gerçekleştirilmesi şeklinde tanımlanmaktadır. Tarım toplumlarında bilgi öğretmenden öğrenciye kavramlar yardımı ile aktarılırdı. Olayları ve ilgili bilgileri öğrenebilmek için kapsamlı çalışmalara ihtiyaç duyulmaktaydı. Öğrenciler daha çok hocalarını izlemek ve onların uyguladıkları yöntemleri uygulamak durumunda idi. Yeni metotlar geliştirmek temel amaçlardandı.
Eğitim 2.0: Daha çok sanayi kuruluşlarının temel ihtiyaçlarını karşılayacak teknolojilerin ve teknolojik araçların geliştirilmesi esas olmaya başlanmıştır. Özellikle iş hayatında kullanılacak teknolojilerin geliştirilmesi önemli bir eğitim bileşeni olurken kütle üretimini tetikleyecek gelişmeler önemli bir eğitim motivasyonu olmaya başladı.
Eğitim 3.0: Toplumun enformasyon odaklı yapılanması başlayınca doğal olarak eğitim sistemleri de “teknoloji toplumu”nun ihtiyaçlarına cevap verebilecek şekilde yapılanmaya başladı. Bu dönemin temelinde “kendi kendine öğrenme” olgusu ortaya çıktı. Dijital medyanın kullanılmasıyla internet başta olmak üzere sosyal medyanın kendisini eğitim sistemlerinde ağırlıklı olarak hissettirdiği dönem başladı. Bilgisayar destekli ve karşılıklı etkileşimli eğitim sistemleri ortaya çıktı. Bu dönemde ortaya çıkan diğer önemli bir dönüşüm ise öğrencilerin bilgiyi tüketenler olmak yerine “bilgiyi üretenler” olarak eğitilmeleridir.
Eğitim 4.0: Endüstri 4.0 dönüşümü ile eğitim sistemlerinde de inovasyonun hâkim olmaya başladığını söylemek yanlış olmaz. Daha doğrusu, önümüzdeki yıllarda inovasyon ağırlıklı eğitim gerçekleştiren eğitim kurumlarının başarılı olması söz konusu olabilecektir. Ayrıca Eğitim 4.0 ortamında görselleştirilmiş eğitim öğretim araçlarının yoğun olarak kullanılması kaçınılmaz bir gereksinim olacaktır. Toplumsal dönüşüme ayak uyduracak yeni teknolojilerin eğitilmesi temel ihtiyaçlardan sayılacaktır. Bu dönemde “yaşam boyu öğrenme” eğitim kurumlarının temel misyonları arasında yer alacaktır. Bilgi kadar liderlik, işbirliği, yaratıcılık, dijital okuryazarlık, etkili iletişim, duyusal zeka, girişimcilik, global vatandaşlık, takım çalışması ve problem çözebilme kabiliyeti gibi yeteneklerin geliştirilmesi ve kabiliyetlerin kalitesinin garanti edilmesi de temel öğrenme kazanımı sayılacaktır.
Eğitim 4.0 döneminde öğrencilerin kazanması gereken yetkinlikler de şu şekilde sıralanabilir;
-Teknolojiyi sadece kullanmak değil; anlamak, tasarlamak ve geliştirmek,
-Endüstri 4.0 devriminin getirdiği temel teknolojik yeniliklerle başarılı bir etkileşim kurabilmek,
-Okula mimarisinden müfredata her anlamda disiplinler arası bir niteliğe sahip olmak,
-Ders dışı aktiviteler ile uygulama becerilerini geliştirmek,
-Liderlik becerilerini dönüştürmek, yapay zekanın da dahil olduğu ekipleri yönetebilmek,
- Teknolojiyi insan yararına kullanabilen gençler yetiştirmek,
-Teknik eğitimde atölye mantığının yerine garaj mantığını koymak,
-Teknoloji eğitimini endüstri merkezlerine yakın yerlerde ve endüstri ile işbirliği içinde vermek,
-Daha uzak bir geleceğin parçası olmak ve endüstri 5.0’ı düşünmek,
-Üniversiteye uzanan köprü oluşturan bir orta öğretim tasarlamak.
Eğitim 4.0, diğer alanlarda olduğu gibi eğitim dünyasında da dijital dönüşümün gerçekleştirilmesi anlamına gelmekte ve başta ülkemiz olmak üzere bütün ülkelerin bu dönüşümü en kısa sürede gerçekleştirmesi gerekmektedir.
Kaynaklar
Ercan Öztemel. Eğitimde Yeni Yönelimlerin Değerlendirilmesi ve Eğitim 4.0
Zeynep Dereli. Yeni Neslin İhtiyacı Eğitim 4.0 Modeli.