SOSYAL HİZMET UZMANLARI/SOSYAL ÇALIŞMACILAR OLARAK
AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI’NDAN TALEPLERİMİZ;
#Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’ nın temel çalışma alanı olan sosyal hizmet alanında etkin olarak görev yapan Sosyal Hizmet Uzmanları(Sosyal Çalışmacılar) olarak 2014 sonrasında yaşadığımız birçok mağduriyetin düzeltilmesini talep ediyoruz. 2014-2016 yıllarında yapılan atamalarda Sosyal Çalışmacılara verilen toplam kadro sayısının 700 olması sosyal refahın gerçekleştirilmesi hedefinde büyük rol oynayan bir meslek grubu için son derece yetersiz ve üzücü bir tablo oluşturmaktadır. Sosyal Hizmet bölümünün açıköğretim fakültesi ile birlikte şu anki mezun sayısının 15 bine ulaştığı düşünüldüğünde son 2 senedir sosyal çalışmacıların yaşadığı mağduriyet çok açık bir şekilde görülmektedir. 15 bin mezun olarak beklentimiz ve talebimiz; 2018 yılına kadar kamuda sosyal hizmet uzmanlarına en az 5 bin kadro tahsis edilmesidir. 2014 yılı 2. Atamalarda 512 kişilik sosyal çalışmacı kadrosunun 14’ünün boş kaldığı bunun sebebinin yeterli mezun olmadığı için olduğu göz önündedir. 2016 yılı Aralık atamalarında sosyal çalışmacı kadrosu 17 kişi ile sınırlı kalmış ve binlerce mezunun hayal kırıklığı yaşamasına sebep olmuştur. Yeterli mezun vardır ve donanım sahibidir. 2014 yılında Kars merkezin atama puanı 48 iken 2016 yılında 88 ile rekor bir artış göstermiştir. 86 puan ile kapanan kadrolarımız binlerce insanın emeğini, hayalini, umutlarını yerle yeksan etmiştir. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı sosyal devlet olmanın gereğini yerine getirecek , bu kutsal görevi üstlenen en önemli kurumdur. Biz sosyal hizmet uzmanları olarak bu zorlu görevin farkındayız. Bakanlığımızdan isteğimiz evlatlarına sahip çıkması ve kadrolarının artırılmasıdır. Gereğinin yapılmasını arz ederiz.
Diğer önemli bir hususta Sosyal Hizmet Uzmanları’ nın (Sosyal çalışmacı) temel elemanı oldukları Aile Bakanlığının 2011 yılında kurulduktan sonra geçen 5 yıllık süreçte sosyal hizmetler alanına ilişkin yönetmelikleri değiştirmiş, yönetmeliklere “sosyal çalışma görevlisi”, “meslek elemanı” gibi tanımlar eklemiş ve bu şekilde sosyoloji, psikoloji, sosyal hizmet, öğretmenlik gibi meslek gruplarından mezun olmuş kimseleri tek tipleştirme yoluna gitmiştir. Bu bölümlerden mezun olmuş olan herkes “sosyal çalışma görevlisi” kabul edilmiş ve normalde sosyal çalışmacıların görevleri olan sosyal inceleme yapmak ve sosyal inceleme raporu yazmak gibi faaliyetler diğer meslek gruplarına da devredilmiştir. Bu sayede bakanlık önemli sayıda ihtiyaç duyduğu Sosyal Hizmet Uzmanı açığını bir anlamda kendi bünyesinde çalışan diğer meslek elemanları yoluyla karşılama ihtiyacına gitmiş ve sosyal hizmet bölümünün ilke, değer ve sınırlarına haksızlık edilmiştir. ASDEP alımlarında da kullanılan ‘sosyal çalışma görevlisi’ kadrosunun kaldırılmasını eğer şu an için mümkün olmayacağı öngörülüyorsa bölüm kontenjanı getirilerek sosyal çalışmacıların mağduriyetinin giderilmesini talep ediyoruz. ASDEP alımlarında şu ana kadar 1200 sosyolog istihdam edildiği düşünülmekte bunun biz sosyal çalışmacıları mağdur ettiği görülmektedir. Bakanlığımızdan temel mesleği olan Sosyal Hizmete hak ettiği değerin ve önemin verilmesini, mesleki alan ihlalinin giderilmesini ve mesleğimizin toplum için olan öneminin farkına varılmasını ve gerekli olan kadro sayısın verilmesini talep ediyoruz. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarına istihdam edilen sosyal inceleme görevlisi kadrosuna sosyal hizmet mezunlarının alınmasını talep ediyoruz.
Editörün Notu: Sosyal Hizmetler Mezunlarının taleplerine değinmeye devam edeceğiz.
Kamubiz.com Özel Haber