Sağlık Liyakat -Sen Genel Başkanı Mehmet DEMİREL 06.08.2020 tarihi saat 22.14 itibariyle Sayın Sağlık Bakanımızın sosyal medyada yapmış olduğu açıklamada , salgın boyunca “Ülke olarak bazı başarılarımız anlatıldığında kimileri bu başarılara Türkün Türk’e karşı Türk propagandası” dedi.
Birazdan “İngiliz’in İngiliz’e Türkiye propagandasını izleyeceksiniz!” Hekimlerimizle, sağlık sistemlerimizle gurur duyalım. Sayın Bakanımızın bu tweetinden sonra sosyal medya üzerinden sendikal üsluba yakışmayan açıklamalar hasıl olmuştur.
Ne yazık’ki böyle bir açıklamanın 10 yılı aşkın yakın yetkili sendikada başkanlık yapan tecrübeli sendikacıdan gelmiş olması, asla kabul edilebilir bir durum değildir. Sendikaların asli görevleri üyelerin sorunlarını çözümü noktasında taleplerini devleti yöneten ve problemleri çözen mercilere ulaştırma noktasında yardımcı olmak ve yapıcı bir şekilde hareket etmektir. Sorunun parçası olmak yerine çözüme ortak olmalıyız.
Bir sendikacı sosyal medya aracılığıyla yaptığı açıklamayla “…. Bizi birbirimize kırdıramayacaksınız. Herkes ayağını denk alsın.” şeklinde parmak sallayarak, tehdit vari bir üslupla had bildirmek sendikacılığa yakış bir üslup değildir. Yetkili sendikadan çatlak sesler çıkıyor. Bu sağlık çalışanlarının lehine bir kazanım sağlamaz. Bir an önce ne istediğini bilen çözüm odaklı bir anlayış sergilenmelidir. Ekip uyumu önemlidir yani Genel Merkez ve Şubeler bir biriyle koordineli ve uyumlu hareket etmelidir. Genel Başkan Döner sermaye dağılımında ki adaletsiz dağılımın giderilmesi için Sağlık Bakanı ve Sağlık Komisyon başkanı arasında mekik dokurken Şube yönetimlerinden döner sermaye dağılımı hakkında tehditkar sözler söylenmemelidir.
Sağlık Bakanımıza 10.05.2020 tarihinde açık mektubumuzda ise geçici görevlerinin bir an önce iptal edilmesini istemiştik. Talebimizi şu şekildeydi. “Sayın bakanım simdi sizden sendikamız ve cefakar ve fedakar sağlık çalışanları adına talebimiz şudur; Hastanelerimizde, Sağlık Müdürlüklerinde ve Bakanlık merkez teşkilatında her iki çalışandan birisi sağlık çalışanı yani doktor, hemşire , ebe, Laboratuvar veya Röntgen Teknisyeni olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Bu masa başında geçici görevle idarecilik ve büro memurluğu görevini yapan sağlık çalışanlarını sahada çalışan meslektaşlarının yükünü hafifletmek adına geçici görevlerini iptal ederek, ivedilikle kadrosunun bulunduğu hastanelere yollar mısınız? Bu tür geçici görevler ülkemiz adına yetişmiş insandan istifade edememe adına birer kayıptır . Yetişmiş insan israfıdır. Ülkemizde en az 105 bin hekim açığını ve bir o kadar’da hemşire ve yardımcı sağlık personeli açığının olduğunu biliyoruz. Sahada çalışan sağlık personelimiz bu pandemi yükünün altında eziliyorlar ve nöbet üstüne nöbet tutuyorlar. Günün en az 14 saatini ayakta geçiriyorlar. İdari kadrolarda geçici görevle görevlendirilmiş sayıları en az on binlerce, doktor, hemşire ebe yardımcı sağlık çalışanları var. Eğer bu sağlık çalışanları biran önce asli görevlerine iade edilirse, bu pandemiyle mücadele sürecinde elini değil tüm bedenini taşın altına gövdesini koyan meslektaşlarına katkısı olmaz mı? Onların yüklerini hafifletmez mi?
Sayın Bakanım size iletmiş olduğumuz hakli talebimize acilen desteklerinizi bekliyoruz.”
Pandemi ile mücadelenin ilk üç ayında hekimlere ödenen ek ödeme sürecinde üzülerek şahit olduğumuz konu bir kısım masa başında görevli uyanık bürokratların pandemi hastanesinde kendilerine nöbet yazdırarak pandemi ile mücadele eden doktorlarla aynı ek ödemeden faydalanmak suretiyle kendilerine haksız kazanç sağlamışlardır. Fırsatçılık yapan bürokratlar bir an önce ifşa edilmeli derhal görevden el çektirilmelidir.
Ülkemizin mali durumu el veriyorsa ve ortadaki pastadan bir pay dağıtılacak ise sadece hekim odaklı bir paylaşım kabul edilemez. Akıl ve mantıkla izah edilemez. Çünkü sağlık ekip işidir, bir duvarın tuğlaları gibidir. Aralarından bir kaç tuğlayı çekip çıkarırsanız duvarı yıkarsınız. Döner sermaye dağılımında nimet külfet dengesini esas alırsanız? Doktor dışında çalışan sağlık çalışanlarının emek, özveri ve gayretleri göz ardı edilirse sağlık çalışanlarının çalışma barışı bozulmuş olur. Asla çalışma barışının bozulmasına fırsat verilmemelidir.
Sağlık Çalışanlarımızın moral ve motivasyonu bu kritik süreçte zedelenmemeli, birlik ve beraberlik içerisinde, hakkaniyet duygusuyla hareket edilerek Sağlık Bakanlığı yetkilileri ile Sağlık iş kolundaki Sendikalar ayırt etmeksizin Sağlık Çalışanlarının sorunlarının çözümü noktasında bir masanın etrafında toplanarak bir an önce çözüme kavuşturulmalıdır . dedi