Sayın Cumhurbaşkanımızın 3600 ek göstergenin verileceğine dair sözü var. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı sözcüsü Sayın İbrahim Kalın’ın da ‘çalışmanın devam ettiğine ve gündemden çıkarma ya da unutmanın söz konusu olmadığına’ dair açıklaması var. Ancak bugüne kadar bir sonuç çıkmadı. Kamu çalışanlarının siyasi argüman olarak kullanılmasını doğru bulmuyoruz. Verilen sözlerin unutturulmamasını ve tutulmasını istiyoruz. Ayrıca 3600 ek göstergenin sadece din görevlisi, hemşire, polis ve öğretmen ile sınırlı tutulmasının doğru olmadığını defaatle açıkladık. Bir kez daha üstüne basa basa söylüyoruz; 3600 ek gösterge düzenlemesinin 4 meslek grubuyla sınırlı tutulmasının pek çok sakıncaları var. Düzenlemenin açıklandığı şekliyle çıkması halinde sistem tıkanacaktır! Çalışma barışı, moral ve motivasyon bozulacaktır. Çalışanlar arasında ayrımcılık yapılamaz. 3600 ek gösterge düzenlemesinin kimleri kapsayacağı net olarak bilinmediği gibi, kamu çalışanlarının kadro ve unvanlarına göre ayrımcılığa tabii tutulması çeşitli endişelere yol açmaktadır. Bu düzenleme adaletsizliğe yol açacaktır. Düzenlemenin bu haliyle çıkmasını istemiyoruz.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi öncesinde Maliye Bakanı Sayın Naci Ağbal, TBMM Genel kurulunda Vergi Kanunları ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı görüşmelerinde ek gösterge konusuna da değinerek; “Bu ek gösterge meselesi birçok kamu görevlisini, meslek grubunu ilgilendiriyor yani ek göstergenin 3000’den 3600’e çıkarılması, 3600’den 4800’e çıkarılması her ne kadar bir gösterge rakamı gibi olsa da kişilerin emekli aylığını etkileyen önemli bir faktör. Burada, tabii, bütün bu düzenlemeleri bir bütünsellik içerisinde yapmak gerekiyor “ demiş ve devamında şunları söylemişti: ‘Yapacağımız düzenlemeyle polisimiz, öğretmenlerimiz, hemşirelerimiz, din görevlilerimiz ve idarecilerin emeklilik ek göstergelerini 3600’e çıkaracağız. Bu düzenlemeden, halihazırda bu görevlerden emekli olmuş vatandaşlarımız da yararlanacak.” Sayın Bakan’ın sözlerine katılıyoruz. Bu düzenleme bütünsellik içinde olmalı… Emekli olan memurları da kapsamalı ve ek gösterge düzenlemesi sadece lisans düzeyindeki üniversite mezunlarını değil, aynı zaman da önlisans mezunlarını, ilk, orta ve lise mezunlarını kapsayacak şekilde olmalıdır.
Aradan geçen zaman da Sayın Cumhurbaşkanımızın vermiş olduğu sözün hâlâ yerine getirilmediğini görmek sağlık çalışanlarını endişeli bir bekleyişe sürüklemektedir. Daha önceki açıklamalarımız da ek göstergenin kırmızı çizgimiz olduğunu söylemiştik. Sağlık çalışanlarının ekonomik sıkıntıdan kurtulması için ek göstergenin yükseltilmesi başta olmak üzere maaşlar da farklı iyileştirmeye gidilmesi de beklentilerimiz arasındadır. Ek göstergenin 3600’e çıkarılmasıyla maaşlarda, emekli ikramiye ve emekli maaşlarında ciddi bir iyileştirme olacaktır.
Anadolu Sağlık Sen olarak, 3600 ek göstergenin düzenlenmesinde adil olunmasından yanayız. Kamu da çalışan tüm memurları kapsayacak bir düzenleme yapılmalıdır. Ayrıca bu düzenlemenin görev ve unvan ayırt etmeksizin emekli tüm memurları kapsamasını istiyoruz. Halen mevcut görev, unvan ve ek göstergeler bugünkü ihtiyacı karşılamaktan uzaktır. Güncellenmesi gereken bir sistem ile kamu hizmetleri yürütülmekte, iş görenler de bu sisteme göre çalıştırılmaktadır. Sistem yenilenirken toplumun ve çalışanların ihtiyaçları dikkate alınarak yenilenmeli ve hiç kimse mağdur edilmeden verilen söz tutulmalıdır.”