SADECE MİLLİ EĞİTİM ŞUBE MÜDÜRLERİ Mİ?

Devlete iş gören işçi, memur, yöneten, yönetilen vs. arasındaki yetki, sorumluluk ve hiyerarşiye aykırı maaş dengesizliğini, milli eğitimdeki şube müdürleri üzerinden ifade etme kolaycılığımız, problemi anlama ve çözme yolunda çok büyük şanssızlığımız old

Problemi adeta şube müdürlerinin üzerine yıktık ve bunu çözdüğümüzde her şey düzelecek zannediyoruz.

Aslında problem kamunun tamamında çok daha derin ve can yakıcı hale geldi. Milli eğitimdeki şube müdürleri, ek dersleri, uzman ve başöğretmenlik farkları eklenince okul müdürü ve öğretmenlerden daha az maaş alıyorlar da üniversite hocalarımız, taşerondan geçen kardeşlerimizden daha fazla mı maaş alıyor?

Ortada bir problem, eşyanın tabiatına aykırı bir uygulama ve kamuoyunda ise çözüme engel ekonomik kriz ve tasarruf tedbirleri diye yanlış bir kabulleniş var. Bir problemi çözebilmek için önce o problemin ne olduğunu anlamalıyız.

Kamuda yeni bir maaş sistemine değil yeni bir personel sistemine ihtiyaç var.

Aralarında bir mantık ve bağ bulunmayan unvanların olabildiğince çeşitlendiği, yaşanan her krizde ve seçim öncelerinde kargaşanın daha da derinleştiği bir ortamda, çözüm köklü bir çalışma ile bulunabilir.

Bakanlıklar arasında aynı unvandaki çalışanlar arasında denge gözetmek ne kadar mantıklı ve doğru bir uygulama ise aynı bakanlığın kendi iç dengelerini gözetmek ondan çok daha mantıklı, doğru ve elzem bir uygulamadır. Kurumların iç huzuru, yöneticilerin görevlerine adanmışlığıyla değil sağlanan adaletle olması gerekir.

Kamuda uygulanan bugünkü maaş ve gelir sistemi, özel sektörde uygulanacak olsa işletme kısa sürede iflas eder ve kapanır. Bugün öncelikle kamuda genel bir denge ve adaletli sisteme, sonra da kurumların kendi iç düzenlerini sağlamaya ihtiyaç var.

Eğitimde yeniden tartışılan meslek kanunu ile en azından eğitimdeki iç dengesizlik giderilsin istiyoruz ancak problem daha köklü ve can yakıcı bir durumda. Bu yüzden eğitimdeki iç adaleti sağlayabilmek, genelde yaşanan problemin çözümünde yol gösterici olabilir.

Birçok formül üretilebilir ancak en kötü formül, zaten dengesi bozulmuş kamu maaş sisteminde, milli eğitimdeki şube müdürü dengi ve üzerindeki kadroların maaşında, adaleti sağlamak adına artış yaparsak diğer bakanlıklardakilerde ister diyerek özrü kabahatinden büyük gerekçeler sunmak olacaktır.

Çözüm var ve ekonomik kriz buna engel değil. Az veya çok maaş başka bir şey adalet ve hakkaniyet dengesi başka bir şeydir.

Talat YAVUZ
Eğitim-Bir-Sen Genel Sekreteri
yavuztlt@hotmail.com

Yorum Yap
UYARI: Yorum yazarak topluluk şartlarımızı kabul etmiş bulunuyor ve tüm sorumluluğu üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan kamubiz.com İnternet Sitesi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yorumlar (3)
Yükleniyor ...
Yükleme hatalı.

MEB Haber Haberleri