Birlik ve Dayanışma Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Mengücük, yaptığı yazılı açıklamada, emekli ve memurların yılın ikinci yarısında geçerli olacak zam oranı için TÜİK'in açıklayacağı haziran ayı enflasyonunun beklendiğini anımsattı. Dr. Mengücük, TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamları ile yaşanan enflasyonun farklı olduğunu ifade etti.
"GEÇİNMEK HİÇBİR MATEMATİK FORMÜLÜ İLE MÜMKÜN OLMUYOR"
Instagram sayfamızı takip etmek için tıklayınız
Sağlıklı ve yeterli gıda, barınma, giyim, ulaşım gibi temel ihtiyaçları karşılamanın giderek daha da zorlaştığını belirten Dr. Mengücük, "Gerçek yaşamda geçinmek; hiç bir matematik formülü ile mümkün olmuyor” dedi.
Sağlık çalışanlarının yoksulluk sınırının çok altında ücretlerle yaşamını sürdürmeye çalıştığına işaret eden Dr. Mengücük, açıklamasında şunları kaydetti:
"SAĞLIK ÇALIŞANLARI YOKSULLUK SINIRININ ÇOK ALTINDA ÜCRETLERLE YAŞAMINI SÜRDÜRÜYOR: Hekimler performans, döner sermaye, destek, teşvik gibi şartlara bağlanmış parçalı ek ödemelerle bu sınırın biraz üzerinde kalmaya çalışıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı asgari ücreti yüzde 34 oranında artış ile 11 bin 402 lira olarak açıkladı. Asgari ücret, henüz zammın açıklandığı sırada eriyip gidiyor. Açıklanan yeni asgari ücret, aile hekimliğini de yakından ilgilendiriyor. Ekonomik koşulların toplum sağlığını etkileyen tarafı ile birlikte, gruplandırma nedeniyle aile hekimlerince istihdam edilen çalışanların idamesi için de önem arz ediyor. Bilindiği üzere, Aile Sağlığı Merkezi sınıflandırmaları gereği bu çalışanların maaş, SGK ödemeleri aile hekimlerince karşılanıyor. Çalışan ödemeleri dışında Aile Sağlığı Merkezi’nin kira, elektrik, doğal gaz, su, temizlik ve sarf malzemeleri gibi her türlü giderini karşıladığımız cari ödenek yetersiz kalıyor. Bu ödeneğe yapılan zam çok daha düşük oranda yapılıyor, güncel koşullara göre düzenlenmiyor. Bizlerden hızla artan giderlerin bununla karşılanması bekleniyor. Aile Sağlığı Merkezleri’ndeki hesap, istatistiklere uymuyor.
WhatsApp Grubumuz İçin TIKLAYINIZ
İLGİLİLERİ GERÇEK YAŞAM VE GEÇİM MÜCADELESİ ORTAMINA ÇAĞIRIYORUZ: Temmuz ayı memur zam oranı belirlenirken ilgilileri gerçek yaşam ve geçim mücadelesi ortamına çağırıyoruz. Burada hayat, sandığınızdan daha pahalı. TÜİK’ in ilk 6 aylık enflasyon verileri dışında daha gerçek yaşantı verilerini ve taleplerimizi dikkate almalarını istiyoruz.
KAMU İŞÇİLERİNE VERİLEN YÜZDE 45’LİK ZAM ORANI UNUTULMAMALI: Kamu işçilerine verilen yüzde 45’lik zam oranı unutulmalı. Günümüz yaşam koşullarına ne kadar dayanabileceği belirsiz olsa da kamu işçilerine seçim öncesi verilen yüzde 45'lik zam oranı unutulmamalı, son günlerde sıkça duyulan yüzde 15 rakamları kesinlikle düşünülmemelidir. Seçim vaadi olarak kullanılan en düşük memur maaşı, çalışma ve sosyal adaleti bozmayacak şekilde her kademe için aynı oranda yapılmalıdır. Sağlık Bakanlığı, 'Carpe Diem' gibi hayalci önerileri yerine, özellikli ve stratejik personel statüsündeki çalışanlarının emeğini savunmalıdır. Mesleki risk, sorumluluk ve iş yükünü görmezden gelmeden şartsız, koşulsuz insanca yaşam ve emekliliği sağlayacak ücretlendirme için ayrıca çaba göstermelidir. Aile Hekimliği cari ödenekleri, son artış oranındaki eksiklik de dahil edilerek akılcı ve gerekli oranda, sürdürülebilir şekilde arttırılmalıdır.
SABUN KÖPÜĞÜ NİTELİĞİNDEKİ ZAMLARI KABUL ETMEYECEĞİZ: Katsayı, etken, değişken hesaplarıyla 'sabun köpüğü' niteliğinde yapılan zamları kabul etmeyeceğiz. Mesleği gereği, insan ve yaşamına yakından temas eden hekim ve sağlık çalışanları olarak toplumsal sağlık ve iyilik hali için çaba sarf edip, kendi güvenli ve insanca çalışma, yaşam koşullarımız için mücadeleye devam edeceğiz."
ANKA