İktisatçı Mahfi Eğilmez, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) kasım ayında faizi sabit tutma kararını değerlendirerek, aralık ayında olası bir faiz indiriminin sinyalini verdi. Eğilmez, enflasyonun beklenen düzeyde düşmediğine dikkat çekerek, "Baz etkisi dışında bir düşüş olmadığı sürece faiz indirimi doğru bir adım olmayabilir" dedi. Öte yandan, reel sektör ve çalışanların beklentilerine işaret ederek, aralıkta faizin 2 puan inmesinin ve asgari ücrete yüzde 35 zam yapılmasının şaşırtıcı olmayacağını belirtti.
Merkez Bankası'nın Faiz Kararı ve Geleceğe Yönelik İşaretler
Merkez Bankası, Kasım ayında yapılan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında politika faizini yüzde 50’de sabit tuttu. Ancak karar metninde, Aralık ayında olası bir indirime dair ipuçları yer aldı. Bu durum, piyasaları hareketlendirdi ve faiz indiriminin 2025’e kalmayacağı yönündeki beklentileri güçlendirdi.
Mahfi Eğilmez, blogunda yaptığı değerlendirmede, PPK'nın karar metninde önceki toplantılardan farklı olarak enflasyonun ana eğiliminde bir düşüşten bahsedildiğine dikkat çekti. Ayrıca, maliye politikasının para politikasıyla uyumlu hale geldiğine dair yapılan vurgunun önemli bir değişiklik olduğunu belirtti. Eğilmez, bu uyumun Merkez Bankası’nın karar metinlerinde şimdiye kadar yer almadığını, genellikle para politikasının maliye politikasıyla çeliştiği yönünde dolaylı eleştirilerin yapıldığını hatırlattı.
Reel Sektör ve Çalışanların Talepleri
Eğilmez, ekonomideki daralma işaretlerinin arttığını ve bu durumun sanayicilerden esnafa kadar geniş bir kesimde rahatsızlık yarattığını ifade etti. Satışların düşmesi ve kârlılığın azalması nedeniyle, reel sektörde yer alan iş insanlarının, asgari ücretin geçmiş enflasyon yerine beklenen enflasyona göre artırılmasını talep ettiğini vurguladı. Aksi takdirde, işten çıkarmaların kaçınılmaz olacağını söylediklerini belirtti. Buna karşın, asgari ücretle geçinenlerin ve emeklilerin mevcut maaşlarla geçinemediğini, maaşlarının en az geçmiş enflasyon kadar artırılmasını istediklerini dile getirdi.
Büyüme ve Enflasyon Arasındaki Tercihler
Eğilmez, Türk siyasetinin uzun vadede büyüme yanlısı bir tutum sergilediğini ve enflasyonu kontrol altına almaktan ziyade, büyüme politikalarına öncelik verdiğini söyledi. Kısa vadede enflasyonla mücadele etmek için çeşitli önlemler alınsa da, uzun vadede büyüme odaklı stratejilerin benimsendiğini kaydetti. Eğilmez'e göre, enflasyon beklenen şekilde düşmediği için faiz indirimine gitmek şu anda riskli olabilir. Ankete dayalı enflasyon tahminlerinin de, hükümetin ve Merkez Bankası'nın öngördüğü seviyelere ulaşılmayacağını ortaya koyduğunu belirtti.
Aralık Ayında İndirim ve Zam Beklentisi
Eğilmez, hükümetin içinde bulunduğu ekonomik sıkışıklığı aşmak için aralık ayında TCMB'nin faiz indirimine gidebileceğini ve 2 puanlık bir indirimle reel sektörün endişelerini hafifletebileceğini öngörüyor. Ocak ayında ise hükümetin asgari ücrete yüzde 35 oranında bir zam yaparak, çalışanların taleplerine yanıt vermesinin muhtemel olduğunu ifade etti. Böylece, sermaye ile emeğin beklentileri arasında bir denge kurularak, ekonomik ve sosyal tansiyonun düşürülmesi amaçlanabilir.
Bu gelişmeler, Merkez Bankası'nın para politikası ile hükümetin sosyal politikalarının nasıl şekilleneceğine dair önemli ipuçları sunuyor. Aralık ayındaki faiz kararı ve Ocak'taki asgari ücret artışı, Türkiye ekonomisinin önümüzdeki dönemde izleyeceği yol haritasını belirlemede kritik bir rol oynayabilir.
Kaynak: Karar