Okul yöneticiliği ikincil görev olmaktan çıkarılsın
Eğitim kurumu yöneticiliğinin ikincil görev olmaktan çıkarılarak kariyer ve liyakat ilkesi çerçevesinde yeniden ele alınması, kazanılmış haklar korunarak ve mali haklar güçlendirilerek sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulması gerektiğinin altını çizen Yalçın, eğitim kurumu yöneticilerinin iş sağlığı ve güvenliği ile sosyal güvenlik mevzuatı çerçevesinde işveren vekili statüsünde olmasından kaynaklı idari para cezalarının yükümlüsü olmalarının hakkaniyete ve adalete aykırı olduğunu, söz konusu yükümlülüğün kişisel olmaktan çıkarılarak, kurumsal hâle getirilmesi gerektiğini vurguladı.
Yönetici atama yönetmeliği değiştirilsin
Ali Yalçın, Millî Eğitim Bakanlığı’na çağrıda bulunarak,görevde yükselme/unvan değişikliği sınavlarının bir takvime bağlanarak periyodik hâle getirilmesi, adaylık kaldırma sınavının kaldırılması, yönetici atama yönetmeliğinin değiştirilmesini istedi
Okul bazlı ödenek tahsisi
Eğitim kurumlarında yaşanan sıkıntılara da değinen Yalçın, okullarda yardımcı hizmetli personel ihtiyacının bulunduğunu belirterek, “Toplum Yararına Program (TYP) kapsamında yapılan takviye bir miktar nefes aldırdı ama sorunu toptan çözmedi. Okul yöneticileri, okul aile birlikleri ile bağışlar üzerinden bütçe oluşturmaya, asgari ücretten personel alarak yaşadıkları soruna çözüm üretmeye çalışmaktadır. Devlette her kurumun bütçesi var. Okulların hepsinde bütçe yok. Para bulma dâhil her işin üstesinden gelmekle sorumlu okul yöneticileri var. Okul yöneticilerinin, öğretmenlerin ve eğitim çalışanlarının okullarımızı açık tutmak için verdiği çabanın kalıcı sonuçlar vermesi için yardımcı personel ihtiyacı ivedilikle karşılanmalı, okul bazlı ödenek tahsisi bir an önce hayata geçirilmelidir” şeklinde konuştu.