“Çok komik maaşımız “
“Ortaokul mezunu memur 9 500 alıyor öğretmenle aynı”
“Ve Öğretmenler mutsuz çünkü çocuklar birbirini öldürüyor! Ögretmenler mutsuz çünkü çok saygısız şiddet yanlısı bir nesil geliyor ! Öğretmenler mutsuz çünkü medya çocukları çok kötü etkiliyor ! Ögretmenler mutsuz”
“Sadece nefes alıyoruz. Dışarı çıkmak, sinemaya gitmek, kafede yemek, herhangi bir hobi yapmak bile lüks oldu. Temel gıda maddeleri zamlandı sağlıksız beslenmek zorunda kalıyoruz. Keşke yaşadığımı hissedebilsem”
“Yoksulluk sınırı da 25 bin 364 TL'ye çıktı.”
“Mutsuz mu? Biz kan ağlıyoruz!!!”
“Açlık siniri”
“anlamadığınız nokta şu, alım gücümüz çok farklı. Ben pandemiden önce 1.5 sene tek başıma yurtdışında yaşadım. Orada 50 birim parayla ortalama 2 haftalık market alışverişimi yapabiliyordum. Et, süt gibi temel besinler ucuzdu ve mikrodalga yemekleri bile vardı. Burada ise 50 birim parayla bir gün okula gidip geliyorum. Haftada 4 günden hesapladık mı 200 birim. Yani ayda en az 800 birim sadece ulaşım masrafım. Yurtdışında kiralar bina özelliğine göre değişiyor ama en lüks sayılan yerler bile 1500-2000 birim falan. Burada büyükşehirde kira fiyatları ortalama 7500 birim hatta daha fazla. Benim maaşım 9400, ailemin evinde olmasam geçinemezdim”
“saat yedide yiyoruz
Öğleden sonra üçe kadar okuldayiz
Ne yiyelim
Her gün kraker mi
Tost mu
Top kek mi
Üstelik yemekhane de yok
Dışardan söylesen en az 80 TL
Hergun her gün olur mu
Valla ben yulaf ezmesi götüreceğim yarın ve bundan sonra
Çok aç kalıyoruz”
KAMUBİZ.COM İnstagram KANALI İÇİN TIKLAYINIZ
“Sınav zaten başlı başına bir ucubeydi. Hiç bir getirisi yok götürüsü çok oldu. Öğretmenler arasında yeni yeni sınıflandırmalar ortaya çıkacak, zaten mutsuzduk temelli mutsuzlaştık.” diyor öğretmenlerimiz.
Öğretmenlerimize ait bu söylemlerden de anlaşılacağı gibi öğretmenler mutsuz…
Çünkü öğretmenler aldıkları düşük maaşla geçim sıkıntısı çekiyorlar. Günümüz ekonomik koşullarında mesleğe yıllarını vermiş, ¼’ü derecesine gelmiş bir öğretmen maaşı 10 Bin 800 civarında. Bu maaşla öğretmen mutlu olmayı nasıl başaracak?
7-8 Binlerde seyreden ev kiraları, kronometre ile yarışan akaryakıt, elektrik, doğalgaz, su, iletişim zamları, artan faturalar, market, giyim, pazarda her gün değişen fiyat etiketleri… Her biri ayrı bir kabus…
Ve bu kabusun ortasında çırpınan öğretmen…
Bu maaşla motivasyonunu nasıl sağlayacak? İşine, ailesine ne kadar yetebilecek, kendisini nasıl gerçekleştirecek?
Uzman ve başöğretmenlik sınavı ile 10 yılın üstü öğretmenlerin maaşlarına kariyer tazminatları yansıtılacak.
Peki tüm öğretmenler aynı ülkede, aynı ekonomik sıkıntılarla boğuşmuyor mu?
Mesleki hizmet süresi 10 yılın altında olan, bir sebeple sınava giremeyen öğretmenlerimizin durumu ne olacak?
Az maaş yetmiyormuş gibi, bir de çok vergi dilimi sorunu var öğretmenlerin. Yıllardır dile getirilir ama hep dilde kalır, daha Temmuz zammının sevincini yaşayamadan vergi dilimi öğretmenin maaşını dilim dilimi götürmeye başlıyor. %15,%20,%27’lerle vergi dilimi aralığı kurbanı oluyor.
Öğretmenler mutsuz! Çünkü öğretmenlerin toplumsal statüsü değişti, az gelirli bir meslek grubu olmanın etkisi itibar kaybını da hızlandırdı.
Öğretmenler mutsuz! Çünkü öğretmene yüzünü dönmeyen, öğretmeni duymayan, öğretmenlerin fikirlerini önemsemeyen, öğretmeni eğitim sisteminin bir paydaşı olarak değerlendirmeyen, öğretmenin taleplerini dikkate almayan, öğretmenden uzak bir Milli Eğitim Bakanlığı var.
Öğretmenler mutsuz! Çünkü öznesinde öğretmenin unutulduğu bir Öğretmenlik Meslek Kanunu çıkarıldı.
Öğretmenlerin ekonomik ve sosyal haklarının iyileştirilmediği;
- Vergi dilimi uygulamasının %15 ile sabitlenmediği,
-Sınav şartsız, mesleki tecrübe esaslı, kıdeme göre kariyer tazminatı ödendiği ve kazanılan özlük haklarının emeklilikte devam ettiği bir kariyer sisteminin olmadığı,
- Atamalarda mülakatların kaldırılıp, geçerli ve güvenilir bir atama sisteminin oluşturulmadığı,
-Mesleğe girişten başlayarak, emekli olana kadar her branşın sorununun çözümü için ayrı ayrı düzenlemeler yapılıp eşit işe eşit ücret, eşit hak vb. özlük haklarında iyileştirmelerin yapılmadığı,
-Tüm öğretmenlerin maaş karşılığı girmek zorunda oldukları ders saatlerinin 15 saate eşitlenmediği,
-24 Kasımlarda öğretmenlere ikramiye verilmesinin yolunun açılmadığı,
-Ders ücretlerinin artırılmadığı,
-İYEP, DYK vb. kursların ek ders ücretlerinin eşitlenmediği,
-Her nöbete ek ders ücreti ödenmesi düzenlemesinin yapılmadığı,
-Ek ders ücretlerinin haftalık değil, günlük hesaplanması ile ilgili bir düzenlemenin yapılmadığı,
-Mecburi hizmet bölgeleri için özendirici ek tazminatların yer almadığı,
-Öğretmenlerin emeklilik yaşı hesaplamasının diğer mesleklerden farklı tutulmadığı, yıpranma payının verilmediği,
-Atamalarda ve ister isteğe bağlı ister özre bağlı tayinlerde yaşanan sorunlara çözümlerin üretilmediği, il içi tayinlerde sıra sistemi düzenlemesinin yapılmadığı,
-Ücretli öğretmenlik uygulamasına son verilmediği,
-Objektif ve adil bir ödüllendirme sisteminin oluşturulmadığı,
-Öğretmenlerin mesleki gelişimlerine ve kendilerini güncellemelerine olanak sağlayan yüksek lisans ve doktora için gerekli koşulların oluşturulmadığı, ekonomik desteğin sağlanmadığı,
-Kadın öğretmenlerin gebelik, doğum, süt izni konusunda iyileştirmeler yapılmadığı,
-Öğretmenlerin itibarsızlaştırılmasına bağlı olarak artan öğretmene yönelik sözlü, psikolojik ve fiziksel şiddeti önleyecek düzenlemelerin olmadığı,
-Öğretmenlerin ekonomik ve sosyal haklarının iyileştirilmediği,
-Öğretmeni asılsız ihbarların hedefi haline getiren CİMER ve benzeri uygulamaların sonlandırılmadığı bir Öğretmenlik Meslek Kanunu çıkarıldı.
Öznesinde öğretmenin unutulduğu, öğretmenin ve eğitimin tüm sorunlarına Kariyer Basamakları Sınavı ile çözüm üreten bir Öğretmenlik Mağduriyet Kanunu demek daha doğru olur belki de…
Öğretmenler mutsuz! Evet, yıllardır çözülmeyen ve artan sorunları olduğu için öğretmenler mutsuz.
Öğretmeni sihirbaz gibi görüp, her geçen gün yeni uygulamalarla artırılan iş yükünden, genişleyen görev ve sorumluluktan mutsuz.
Öğretmen kuralsız yetiştirilmiş öğrenciler ve her şeyi bilen veliler karşısında etkisiz ve yetkisiz olmaktan mutsuz.
Öğretmen veli memnuniyeti üzerine sürdürülen eğitim anlayışı yüzünden görevine müdahalelerden mutsuz.
Öğretmenler, sık sık değişen eğitim politikasından mutsuz.
Öğretmenler kendi kurumlarındaki yöneticilerinden ve mesai arkadaşlarından gördüğü mobbingten mutsuz.
Öğretmenler, Milli Eğitim Bakanının öğretmenlere karşı olan tutumundan mutsuz.
Yoksulluk çektikleri için, değer görmedikleri için, emeklerinin karşılığını alamadıkları için, sorunları çözülmediği için öğretmenler mutsuz…
Mutlu öğretmen, verimli öğretmendir.
O halde, ilgililer ve yetkililer öğretmene yüzünü dönmeli ve mutlu öğretmenler için bir şeyler yapılmalı, mutsuz öğretmenlerle gelecek kurulamaz.
Sayın Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ın da dediği gibi “Öğretmene değer vermeyen toplumun geleceği yoktur.”
Kadriye DEMİREL
Eğitimci Yazar
WhatsApp Grubumuz İçin TIKLAYINIZ