Yıllardır bu köşede, okul yönetici atamalarında adil davranılmasını, liyakatli ve hak edenin atanmasını yazıyorum.
AK Parti Milletvekili Mehmet Akif Yılmaz ve eğitim sendikalarının atamalara müdahalesini eleştiriyorum.
Eleştiriye tahammülü olmayan ‘hoşgörü fakiri’ sendikacıların “sendikal çıkarları” tekerine çomak soktuğum için savcı ve hakimlere ifade vermek zorunda kalıyorum.
İktidarlar değişse de sendikalar değişmiyor.
Üyelerinin okullara yönetici atanabilmesi için akla gelmedik planlarla her yolu deniyorlar.
Arka bahçesi oldukları partilerin milletvekilleri ve bakanlarının kapısında nöbet tutuyorlar.
Müdür atamalarına müdahale etmeyi alışkanlık haline getiren sendikalarla yöneticileri, istedikleri atamayı yaptıramayınca hırçınlaşıyor.
Kurucuların tamamı 3 ay sonra yapılan olağan genel kurulda koltuklarını korurken listeye alınmayarak “emekli” edilen, eğitimciler nezdinde hiçbir karşılığı olmayan Süleyman Pekin gibi.
HUZUR İSYANDAYMIŞ!
KAMUBİZ.COM İnstagram KANALI İÇİN TIKLAYINIZ
BBP’den MHP’ye geçen milletvekili aday adayı olmasına rağmen listeye giremeyen, bugünlerde İYİ Parti ile “flört” eden Süleyman Pekin, işi gücü bırakmış esamesi okunmayan sendikasının üyesini Türkkan Dereli İlkokuluna müdür yapmak için kapı kapı dolaşıyormuş.
Hürriyetçi Eğitim ve Bilim Çalışanları Sendikası Kocaeli İl temsilcisi olarak sendika başlıklı kağıda, Yönetici Seçme ve Görevlendirme Yönetmeliğini yorumlamış.
Aklınca 76 puanla yalnız Kocaeli’nin değil Türkiye’nin en yüksek puanına sahip öğretmen Yalçın İlgün’ün Türkan Dereli İlkokulu’na müdür atanamayacağını söylemiş.
Uyarıları dikkate alınmazsa “huzur isyanda” diyerek aba altında sopa göstermiş!
Türk Eğitim Sen’in (TES) 10 yıl Kocaeli Şube Başkanlığını yapan, yol arkadaşlarını yolda bulduklarıyla değiştirerek unutan Süleyman Pekin ve peşinden giden Adem Ellialtıoğlu, belli ki yönetmeliği kendilerine göre yorumladıklarından esip gürlüyorlar!
Yazayım da İzmit Öğretmenevi müdür yardımcılığından istifa den Yalçın Hocanın müdür atamasında sakınca olmadığını öğrensinler;
Bir: Yalçın İlgün, İzmit Öğretmenevi müdür yardımcılığına bakan oluru ile atandığından valiliğin tasarrufta bulunma yetkisi yok.
İki: Bunu bilen Yalçın İlgün, istifa etmesi halinde müdürlüğe başvuru yapabileceği yönünde Milli Eğitim Bakanlığı görüşünü içeren CİMER yazısını almış.
Üç: Yalçın İlgün, müdürlük değil de eşdeğer müdür yardımcılığı görevine başvurmuş olsaydı, istifadan sonra bir yıl bekleme ancak o zaman geçerli olacaktı.
Dört: Öğretmenevleri 4 ve 8 yıl süre öngören yönetmeliğe tabi olmadığından başvuru ve atamaya bir yıl bekleme dahil hiçbir engel yok.
Beş: Yalçın İlgün, istifa edip il emrinde öğretmenliğe dönüp tercih yaparak atamada yaşanacak olası yetki kargaşasını ortadan kaldırmış oldu.
SONUÇ: “Huzur İslamda”ya karşı “huzur isyanda” diyerek her şeyi bildiğini sanan ama hiçbir şey bilmediğini Yalçın İlgün ile ilgili milli eğitim müdürlüğüne verdiği dilekçe ile kanıtlayan Süleyman Pekin, belli ki sendikacılıkta yitirdiği itibarını kazanmak istiyor.
Bu kafayla giderse genel başkanlık yaptığı sendikada koltuğunu koruyamadığı gibi Kocaeli’deki sendikalaşma sürecinde de umduğunu bulamayacak.
SONUÇ: BBP’den MHP’ye geçen, son zamanlarda İYİ Parti ile flört eden Süleyman Pekin, “huzuru isyanda” aramak yerine huzuru köşesine çekilerek peşine takılan 3-5 kişiyi yanlış bilgilerle yanıltarak zor durumda bırakmaktan vazgeçerek bulacağını aklından çıkarmasın!
Galip Ataman/ Bizimyaka
WhatsApp Grubumuz İçin TIKLAYINIZ