DANIŞTAY İDDK, BAKANLIK MAARİF MÜFETTİŞLİĞİ KILAVUZUNDA SON KARARI VERDİ: Sendikamızca açılan davada, Milli Eğitim Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığı Bakanlık Maarif Müfettişliği Mülakat ve Atama Kılavuzu Danıştay İdari Dava Dairelerince yürütmesi durdurulmuştu. Bu karar sonrasında Bakanlığı, atamaları yapmaması, kariyer ve liyakatı esas alan bir sistem getirerek müfettişlik kurumunu tesis etmesi konusunda defaatle uyarmıştık.
Ancak Bakanlık bu uyarılarımıza rağmen süreçte geri adım atmaması nedeniyle yayımladığı kılavuzun iptali ve sonrasında mülakat sınavlarına katılan üyemiz Mahmut DEMİR’i temsilen, kılavuza dayalı olarak 03.01.2017-17.02.2017 tarihleri arası gerçekleştirilen tüm mülakatların iptali ve buna dayalı atamaların da iptali istemiyle dava açmıştık.
Kılavuzun iptali için Danıştay 2. Dairesi yürütmeyi durdurma kararı vermemiş İDDK yürütmeyi durdurmuştu. Ardından Danıştay 2.Dairesi Esastan karar olarak aleyhimize karar vermişti. Bunun üzerine yaptığımız temyiz başvurumuzda İDDK bu kararı bozmuş ve kılavuzun bütün olarak hukuka aykırı olduğuna kesin olarak karar vermiştir.
Üyemiz üzerinden açtığımız davada Danıştay 2. Dairesi 2017/1362 sayılı dosyada, bu kılavuza dayalı olarak 03.01.2017-17.02.2017 tarihleri arasında gerçekleştirilen tüm mülakat sınavlarının da hukuka aykırı olduğuna karar vererek yürütmesini durdurmuştu.
Bu aşamada hem bu kılavuzun hukuka aykırılığı ve iptali kesinleşmiş hem de diğer davada mülakatların yürütmesi durdurulmuş haldedir. YANİ MEVCUT BAKANLIK MAARİF MÜFETTİŞLERİNİN ATAMALARI HÜKÜMSÜZ VE KESİN OLARAK HUKUKA AYKIRI HALE GELMİŞTİR.
Bakanlığın önünde tek bir seçenek bulunmaktadır.
Hükümsüz hale gelen maarif müfettişliği atamalarının tamamını ortadan kaldırıp, kadroları boşaltması ve Millî Eğitim Bakanliği Teftiş Kurulu Yönetmeliğine göre yönetmelikte yer alan yazılı sınav vs kriterlerine ve taleplerimiz doğrultusunda oluşturulacak düzenlemeye göre sıfırdan atama yapmasıdır. Bu halde hiçbir dayanağı olmaksızın atanmış, atamaları hükümsüz hale gelmiş kamu görevlilerinin varlığı söz konusudur.
Yandaşlığın değil, Kariyer ve liyakatın sistemde hakim kılınması konusundaki mücadelesini sürdüren sendikamızın bu hukuk zaferini Bakanlığın iyi değerlendirmesini umuyoruz. Daha fazla karmaşaya mahal vermeden sorumluluk anlayışı içerisinde Bakanlığı üzerine düşenleri bir an önce yerine getirmeye davet ediyor bu konunun da takipçisi olacağımızı ilan ediyoruz.
MERKEZ YÖNETİM KURULU
Karar için TIKLAYINIZ