Barış Baş hakkında, 2013 yılında Tekirdağ'ın Çorlu ilçesindeki Ticaret Borsası Anadolu Lisesi'nde öğretmen olarak görev yaptığı dönemde, öğrenci M.İ'nin kravatından tuttuğu ve ona bağırdığı ve öğrencinin de ağladığı gerekçesiyle tutanak tutuldu.
Tutanağa okul müdürü, müdür başyardımcısı ve rehber öğretmen imza attı. Okul yönetimi tarafından hastaneye götürülen M.İ'nin yanağında kızarıklık ve hassasiyet bulunduğu, bu yaralamanın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte olduğu tespit edildi.
Baş hakkında maarif müfettişleri disiplin soruşturması başlatırken, okul müdürü ifadesinde Baş'ı, M.İ'ye tokat atarken gördüğünü belirtti. Rehber öğretmen, öğrencinin kendisine Baş’ın tokat attığını söylediğini beyan ederken, müdür başyardımcısı da M.İ'nin yüzünde kızarıklık olduğunu ve yüzüne buz tutulduğunu dile getirdi.
Öğrenci ifadesinde Baş'ın kendisine tokat attığını kaydederken, Baş müfettişlere verdiği ifadede öğrenciye bağırdığını; ancak tokat atmadığını bildirdi. Soruşturma sonucunda Baş'a ‘aylıktan kesme’ disiplin cezası uygulandı. Baş'ın itirazından sonra aylıktan kesme yerine kınama cezası verilmesi uygun görüldü.
Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı da olayla ilgili soruşturma başlatırken, Sulh Ceza Mahkemesi'ndeki yargılamada Baş hakkında, mağdurun çelişkili beyanları nedeniyle beraat kararı verildi.
AYM’DEN İHLAL KARARI
Aynı ilde başka bir okula naklen atanan Baş, hakkında uygulanan disiplin cezasının iptali için dava açtı. Mahkeme disiplin cezasını iptal etti. Çorlu Kaymakamlığı'nın itirazı üzerine karar bozuldu. Baş kararın düzeltilmesi talebinde bulundu. Bölge İdare Mahkemesi kararın düzeltilmesi istemini reddedince Baş, 5 Ağustos 2016 tarihinde Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu.
Başvuruyu 2 Temmuz'da görüşen AYM, Anayasa’da güvence altına alınan masumiyet karinesinin ihlal edildiğine üç üyenin karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verdi. Kararın bir örneği ihlalin sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapılması amacıyla yerel mahkemeye gönderildi.
Gerekçeli karar Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandı. Kararda Baş'ın öğrencisine tokat attığı iddiasının, disiplin sürecinin temelini teşkil ettiğine, söz konusu fiilin ceza mahkemesindeki suçlamanın da dayanağını oluşturduğuna dikkat çekildi. Baş'ın ceza mahkemesindeki yargılamadan beraat ettiğini hatırlatan AYM, idari mahkemeler dahil devletin diğer otoritelerinin beraat kararından şüphe duyulmasına yol açacak biçimde hareketten kaçınmaları gerektiğinin altını çizdi.
‘BAŞVURUCUNUN MASUMİYETİNE GÖLGE DÜŞÜRÜLDÜ’
AYM kararında, Bölge İdare Mahkemesi’nin, ceza mahkemesi kararında ulaşılan sonucu tartışmaya açmanın yanında kararı okuyanlarda başvurucunun nitelikli yaralama suçunu işlediği izleniminin oluşmasına sebebiyet verdiğine dikkat çekilerek, “Bu durumda beraat kararı anlamsız hale gelmiş ve başvurucunun masumiyetine gölge düşürülmüş, öte yandan iki yargı kolu arasında başvurucunun nitelikli yaralama suçunu işleyip işlemediğiyle ilgili olarak çelişkili kararların ortaya çıkmasına sebep olunmuştur. Dolayısıyla masumiyet karinesinin ikinci boyutu ihlal edilmiştir. Ayrıca ceza mahkemesinin ulaştığı kanaatin isabetli olmadığının veya hatalı olduğunun düşünülmesinin, idari mahkemenin başvurucunun masumiyetine saygı gösterme yükümlülüğünü ortadan kaldırmadığı vurgulanmalıdır. Ceza Mahkemesi kararındaki isabetsizlik masumiyet karinesine istisna getirilmesini gerektiren bir durum değildir. Masumiyet karinesine saygı gösterilmesindeki kamusal yarar, bazı durumlarda haksızlık teşkil eden fiili işleyenin disiplin yönünden yaptırımsız kalmasını bile haklılaştıracak derecede önemlidir” denildi.
DHA